Güney Afrika'daki Border Cave'den mağarasında, 170 bin yılık Hypoxis cinsinin bitkilerinin kömürleşmiş kalıntıları bulundu. Arkeolojik kalıntılar, yiyecek depolama ve pişirilme konusunda en erken doğrudan kanıtlar. Daha önceki bulgular, Güney Afrika'da Klasies Nehri Mağaraları'nda ocakta kızartılmış yaklaşık 100 bin yıllık bitki sapları ve kökleriydi

Science Dergisinde 3 Ocakta  Lyn Wadley, Lucinda Backwell, Francesco d’Errico, Christine Sievers imzaları ile yayınlanan Afrika'da bulunan 170 bin yıllık pişirilmiş nişastalı kökler (Cooked starchy rhizomes in Africa 170 thousand years ago) başlıklı makaleye göre; Güney Afrika'daki Border Mağarası'nda (Border Cave) 2016 yılında Güney Afrika’da keşfedilen bir kül tabakasındaki düzinelerce kömür parçası arasında  yiyecek depolama ve pişirilme konusunda en eski arkeolojik kanıta ulaşıldı.  800.000 yıllık bir arkeolojik alanda Daha önce kök ve yumrular bulunmuştu ama bunların insanlar tarafından depolandığına dair doğrudan kanıt bulunamamıştı. Güney Afrika'da Klasies Nehri Mağaraları'nda ocakta kızartılmış yaklaşık 100 bin yıllık bitki sapları ve kökleri insanların bitkileri kızarttığı veya közlediği hakkında ilk dolaylı kanıttı.

Paleo Beslenme hakkında önemli veriler sağlaran keşfe göre pişirilen kökler, karbonhidrat bakımından bugünkü patatesler kadar zengin bir bitki olan Hypoxis (Hipoksi) Çiçeğine ait.

New Scientist'in 2 Ocak tarihli haberinde yer alan bilgilere göre; araştırmayı gerçekleştiren ekibin lideri Lyn Wadley, “Hipoksi bitkilerinin toprak altındaki yumrularının tadı yer elmasını andırıyor, besin değeri ise neredeyse patates kadar. Afrika patatesi (Hypoxis hemerocallidea) denilen bu bitkiyi Afrikalılar, hâlâ beslenmek için kullanıyorlar. Fakat sayısı çok azaldığı için artık bulmak eskisi kadar kolay değil. Artık gıdadan çok tıbbi amaçlar için kullanılıyor. Günümüzde bulunan sarı yumruların tadı da acı. Border Mağarası sakinleri muhtemelen beyaz yumrulu Hipoksi çiçeklerini yiyordu.  Bu arkeolojik keşif, insanların paleolotik dönemde sadece et yemediklerini aynı zamanda paleo-diyet'in bitkileri içerdiğini kanıtlıyor. Belki de bitki bazlı beslenme, hayvan bazlı beslenmeden fazlaydı. Ancak arkeoloji kazılarında hayvan kemiklerinden daha çok bulunması, insanlara tersini düşündürüyordu. Belki de araştırmacılar kemiklere yoğunlaştığı için bitki kalıntıları gözden kaçırılıyordu." dedi.

arkeolojikhaber.com