Isparta'daki Mimar Sinan Camisi'ne gelir sağlaması amacıyla Isparta Valisi Firdevs Bey tarafından 1561'de yaptırılan bedesten, mimarisiyle dikkati çekiyor. SDÜ Fen Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Doğan Demirci, bedesten hakkında bilgi verdi.
Isparta'da geçmişte ticari hayatın kalbi olarak nitelendirilen Firdevs Bey Bedesteni, asırlara meydan okuyor.
Kentteki Mimar Sinan Camisi'ne gelir sağlaması amacıyla dönemin Isparta Valisi Firdevs Bey tarafından 1561'de yaptırılan bedesten, mimarisiyle dikkati çekiyor.
Bir dönem depo olarak kullanılsa da 1967'de yapılan restorasyonla yeniden çarşıya dönüştürülen bedesten farklı meslek gruplarından 12 esnafa ev sahipliği yapıyor. Bedestende satılan hediyelik eşyalar ve yöresel ürünler ilgi görüyor.
Süleyman Demirel Üniversitesi (SDÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Doğan Demirci, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Firdevs Bey Bedesteni'nin çok sağlam bir şekilde yapıldığını söyledi.
Bedestenin Isparta için kıymetli olduğunu ifade eden Demirci, bedestenin bu dönemde de işlevine ve amacına uygun olarak kullanıldığını anlattı. Yapının Klasik Osmanlı Dönemi eseri olduğunu aktaran Demirci, şöyle konuştu:
"Bedestenin yuvarlak kemerli iki kapısı var. İçerisinin aydınlanması için kapıların üzerinde büyük dikdörtgen şekilde aydınlatma pencereleri var. Kesme taştan yapıldığı için günümüze kadar gelebilmiş. Bedestenin geçmişte ne şekilde kullanıldığını tam olarak bilemiyoruz ama amacına uygun olarak kullanıldığını düşünüyoruz. Yakın geçmişine baktığımız zaman 1967'den önce depo olarak kullanıldı diye kayıtlarda geçiyor. 1967'de çatısı değişiyor. Kurşun kaplıyken, oluklu kiremitle kaplanıyor. Daha sonra ise dükkan olarak kiraya veriliyor. İçerisinde ahşapla bölünmüş dükkanlar var. O günden bugüne satışlar gerçekleştiriliyor. Korunaklı bir şekilde devam ediyor."
- Gelecek nesillere de aktarılmalı
Demirci, bedestenin tarihi sit alanında bulunduğunu dile getirerek etrafında 2 tarihi hamam, 1 cami ve Valilik binasının bulunduğunu belirtti.
Bu tür yapıların özenle korunması gerektiğine işaret eden Demirci, "Ekonomik olarak bu tür yerlere değer biçmek mümkün değil. Bunları maddiyatla ölçmek çok zor çünkü bir daha yapılsa aynısı yapılamıyor. Sanat eserinin özelliği budur. Aynı taşın, planın, ustanın bulunması hemen hemen imkansız. Zaten olsa da aynı havayı vermez. Bu gibi alanları muhafaza ederek gelecek nesillere aktarmak asıl amaçtır." diye konuştu.
Demirci, bedestenin 1992'de tescillendiğini ve "korunması gereken kültür varlıkları" arasına girdiğini söyledi.
Yerli ve yabancı turistlerin bedesteni ziyaret ettiğine işaret eden Demirci, "Isparta'yı ziyarete gelen vatandaşlar, o eski yapının havasını teneffüs ediyorlar. Bedesten merkezde yer alıyor. Vatandaşlarımızda bu tür yapılara hassasiyet gösteriyorlar." dedi.
Bedestenin en eski esnaflarından Osman Kınay ise uzun yıllardır çarşıda mesleğini icra ettiğini söyledi. Firdevs Bey Bedesten'in tarihi bir çarşı olduğunu vurgulayan Kınay, tarihi özelliğinden dolayı Isparta'ya gelen yerli ve yabancı turistlerin burayı gezdiğini söyledi. Kınay, şunları kaydetti:
"İşimizi, aşımızı buradan kazanıyoruz. Buranın korunması için elimizden gelen tüm gayreti göstermeye çalışıyoruz. Böyle eserlerin bu zamanda yapılması mümkün değil. Ne zamandan beri ayakta. Bizler bile eskiyoruz. Bu bina hala ayakta. Binlerce kişi buradan istifade etmiş. Tarihi bir çarşı olmasından dolayı ziyaretçimiz çok oluyor. Burada alışveriş de yapıyorlar. Allah bereket versin ekmek paramızı kazanıyoruz. Çarşı küçük olmasına rağmen çok değişik şeyler de satılıyor burada. Ecdadımız böyle bir eser bırakmış bize. Burada olmak onurlandırıyor, gururlandırıyor."
Mustafa Ünal Uysal - AA