İstanbul'un fethinin 565. yıl dönümü kutlandı

İstanbul'un fethinin 565. yıl dönümü dolayısıyla Cemal Reşit Rey Konser Salonu'nda "Fetih, Fatih ve İstanbul" konulu program düzenlendi.

Cumhurbaşkanlığı himayesinde İstanbul Valiliği, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) ve İstanbul Kültür ve Turizm Müdürlüğü tarafından organize edilen programda saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı okundu. Daha sonra, İBB Mehter Takımı marş dinletisi sundu.

İstanbul Kültür ve Turizm Müdürü Coşkun Yılmaz, burada yaptığı konuşmada, İstanbul'un fethinin, çok geniş coğrafyaları etkileyen, sadece bir şehrin, bir milletin, bir devletin, bir toplumun değil, kıtaların, milletlerin, devletlerin tarihi seyrini değiştiren bir olay olduğunu söyledi.

Fatih Sultan Mehmet'in 21 yaşında, bundan 565 yıl önce Ayasofya'nın önüne gelerek tarihin akışına tesir ettiğini vurgulayan Yılmaz, şöyle konuştu:

"Fetih, şüphesiz büyük bir askeri harekattır. Planlamasıyla, stratejisiyle, lojistiğiyle, kadrosuyla ve ulaştığı nihai sonuçla, netice itibariyle 40 defa denenen ve sonuç alınamayan bir başarının elde edildiği askeri harekattır ama fethin arkasında çok güçlü bir diplomasi var. Uluslararası ilişkiler, çok güçlü bir iktisadi yapı, çok güçlü bir ilmi anlayış, teknoloji var. Fethin arkasında birbiriyle kenetlenen çok güçlü bir toplum yapısı var. Fethin arkasında farklı unsurları, yaklaşımları ve muhalefeti sabırla, metanetle, dirayetle ve iradeyle, en muhalif çevreyi bile aynı hedefe kilitleyen bir planlama ve koordinasyon var. Eğer fethi anlamak istiyorsak ve fethin büyüklüğünü kavramak istiyorsak bu askeri harekatın etrafındaki bütün o gelişmeleri çok iyi anlamak ve değerlendirmek durumundayız."

"Konstantinopolis düştü" haberinin Avrupa ülkelerinde ağıt ve acı olarak ele alındığını dile getiren Yılmaz, "Bizde ise fetih kutlaması 19. yüzyılın sonunda gündeme gelmiştir. İstanbul'un fethi bir güç meselesidir, bir varlık ve iddia meselesidir. Fetih kutlamalarıyla bir devletin gücü arasında ilişki var mıdır? 2. Abdülhamid devrinde fetih kutlaması gündeme geldiğinde iç unsurların ve dış unsurların etkisiyle bu kutlama yapıldı. 1910'lu yıllarda adeta bir vatandaş girişimi olarak ortaya çıkan kutlama, 1914'te 1. Dünya Savaşı arefesinde büyük bir devlet töreni olarak kutlandı. İstanbul'un fethi, bir milli kimlik inşası, bir toplum iddiası ve toplumun aynı ideal etrafında kenetlenebileceği bir değer olarak ele alındı."

Yılmaz, 1. Dünya Savaşı sonlarına doğru devletin içine düştüğü durumun kutlamaları da etkilediğini belirterek, 1950'li yıllara gelene kadar devlet kutlamasından bahsedilmediğini anlattı.

İstanbul'un fethinin 500. yıl dönümü olan 1953 yılına gelinirken büyük bir hazırlık başlatıldığını aktaran Yılmaz, şöyle devam etti:

"İstanbul Üniversitesi, Fetih Cemiyeti ve farklı kurumlar büyük bir gayret içerisindeydi. Ancak 1953 yılına geldiğimizde birden kutlamalarla ilgili o coşkulu hazırlığın yerini bir sükuna, devlet kurumlarının yavaş yavaş geri çekilişine ve 2-3 yıl önce hayali kurulan o coşkulu kutlamaların bir sessizliğe doğru gittiğini görüyoruz. Bir resmi yazı bize fetih kutlamalarıyla bir devletin gücü, iradesi, varlık iddiası arasındaki bağı ile önemli ilişkiyi ortaya koyuyor. Türkiye Cumhuriyeti Yunanistan'a resmi bir beyanda bulunarak üst düzeyde resmi kutlamalara katılamayacağını beyan ediyor. Bundan sonra da fetih kutlamaları devam ediyor ama daha çok sivil toplum örgütleri üzerinde yürüdüğünü görüyoruz. 1994'te Cumhurbaşkanımızın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı oluşuyla belediyenin devreye girdiğini görüyoruz. Valiliğin türbe başında anma programı devam ediyor. 2015'e gelinceye kadar da gönüllülük seferberliği içinde devam ederken ilk defa Cumhurbaşkanlığı düzeyinde İstanbul'un fethinin Yenikapı'da kutlanmasına şahit oluyoruz."

Daha sonra Medipol Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Mehmet İpşirli moderatörlüğünde, İstanbul Müftüsü Hasan Kamil Yılmaz, Milli Savunma Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Afyoncu, Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Fatih Andı, Medeniyet Araştırmaları Merkezi kurucusu Bekir Karlığa, "Fetih, Fatih ve İstanbul" konulu panelde, fethe giden süreç ve fethin sonuçlarını anlattı.

Mustafa Burak Mehmetefendioğlu - Şebnem Coşkun- Zehra Melek Çat - AA


Benzer Haberler & Reklamlar