Türkiye'nin ve dünyanın çeşitli bölgelerine ait bin 500 mineral ve kayaç örneği İTÜ Maden Fakültesi'nde açılan müzede yer alıyor
Türkiye'nin ve dünyanın çeşitli bölgelerine ait bin 500 mineral ve kayaç örneğinin sergilendiği İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Maden Fakültesi Mineraller ve Kayaçlar Müzesi açıldı.
İTÜ Maden Fakültesi'nden yapılan açıklamaya göre, fakülte doğa tarihini yaşatacak önemli bir çalışmayı hayata geçirdi.
Tarihe ışık tutan müzede yer alan örnekler, uzun bir hazırlık sürecinin ardından toplandı. Türkiye'nin ilk kadın maden mühendislerinden Prof. Dr. Işık Akman Kumbasar'ın yürütücülüğünde 1999'da tamamlanan "Türkiye Mineral Araştırma ve Geliştirme Projesi" kapsamında örneklerin bir kısmı derlendi.
Yurt dışından temin edilen diğer örnekler ise "Mineraloji-Petrografi Laboratuvarları"nda korundu. Bir kısmı sergilenmiş mineral ve kayaçlar da hazırlıkların ardından müzedeki yerini aldı.
Müzede, Türkiye'nin ve dünyanın çeşitli bölgelerine ait bin 500 mineral ve kayaç örneği bulunuyor.
Prof. Dr. Mehmet Karaca: Müze, dünya tarihine ışık tutuyor
Açıklamada görüşlerine yer verilen İTÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karaca, öğrenci ve ziyaretçilerin doğa tarihini daha yakından görebilmeleri amacıyla Maden Fakültesi'nde uzun süredir "koridor müze" uygulamasının adımlarının atıldığını belirtti.
İTÜ Mineraller ve Kayaçlar Müzesi'nin de bu çalışmanın bir örneği olduğunu kaydeden Prof. Dr. Karaca, "Üniversitemiz tarafından 27 bölgeden toplam bin 611 mineral ve kayaç örnekleri özenle toplandı, korundu ve tasnif edildi. Mineraller ve Kayaçlar Müzesi'nde bin 500 örnek yerini aldı. Tüm doğa ve tarihseverlerin büyük beğeniyle gezebilecekleri bir müze oldu. Müze, dünya tarihine ışık tutuyor. Hem eğitim hem de toplum açısından oldukça önemli bir müzeyi kazanmış olduk." bilgisini verdi.
İTÜ Maden Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fahri Esenli de Türkiye'nin hemen hemen dört bir yanının gezilerek örneklerin toplandığını vurguladı.
Düzenlemede hem mineraloji ve petrografi disiplinlerinin klasik sınıflama sistematiğine bağlı kalındığını hem de Türkiye'ye ait çok özel örneklerle maden yataklarının ve gemoloji disiplininin de ön plana çıkarıldığını aktaran Esenli, emeği geçenlere teşekkür etti.
Türkiye'nin ilk kadın maden mühendislerinden Prof. Dr. Kumbasar ise yıllardır yapmak istedikleri projenin hayat bulmasından duyduğu memnuniyeti dile getirerek, "Projeyle yıllar içinde Anadolu'dan topladığımız örneklerinin günümüze ulaştırılarak müzede yer bulması oldukça önemli." ifadelerini kullandı.
Maden Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Cengiz Kuzu da müzenin koleksiyon bakımından oldukça zengin olduğunu kaydetti.
Halis Akyıldız - AA