Kapadokya bölgesinde bir ahırda 2007 yılında Prof. Dr. Yücel Şenyurt tarafından keşfedilen ve yaklaşık 2 yüzyıl önce duvar taşı olarak kullanıldığı tahmin edilen muhtemelen Hitit Dönemi'ne ait takriben 3.500 yıllık Luwi hiyeroglifli 22 kitabe parçası 12 yıldır müzeye taşınmayı bekliyor. Göstesin Yazıtı restore edilebilir durumda.

Bugün, İHA tarafından "Ahırdan tarih fışkırdı" başlığı ile servis edilen Coşkun Sağlamdin imzalı haberde; "Türkiye'nin önemli turizm merkezlerinden Kapadokya bölgesi tarihe ışık tutmaya devam ediyor. Nevşehir'in Gülşehir ilçesine bağlı Ovaören köyünde bulunan bir ahır içerisinde ki taşlarda Hitit Dönemi'ne ait olduğu tespit edilen ve 3 bin 500 yıl öncesine ait hiyeroglif parçalar bulundu. Ovaören köyünde yapılan kazı çalışmaları esnasında kazı başkanı olarak görev yapan Prof. Dr. Yücel Şenyurt tarafından ahır içerisinde Hitit dönemine ait hiyeroglif parçaları bulundu." deniliyor  ve "Ahırda bulunan hiyeroglif parçalarının tespiti sonrası, ahır koruma altına alındı. Hiyeroglif parçaları bulunan taşların uzmanlarca sökülerek Nevşehir Müze Müdürlüğüne taşınacağı öğrenildi" ifadelerine yer veriyor.

Prof. Dr. Yücel Şenyurt o ahırı 2007 yılındaki kazılar sırasında keşfetmişti

Haberde yanlışlık yok ama bilgi eksikliği ve "rayting kurnazlığı" ile gizlenen ayrıntılar var.

Öncelikle söz konusu alan yaklaşık 12 yıldır ahır olarak kullanılmıyor ve köylülerce korunuyor.

Luvi Hiyeroglifi (Luwi Hiyeroglifi) kullanılan yazıt parçalarının bulunduğu ahır yeni keşfedimedi. Bina aslında 2007 yılında keşfedilmişti ve ahırdaki parçalar, Göstesin Yazıtı olarak bilinen Ovaören-Göstesin Geç Hitit / Luwi Hiyeroglif Yazıtı'ydı.

- Ovaören-Göstesin Geç Hitit / Luwi Hiyeroglif Yazıtı'nın bulunduğu ahır - 2007 - Telif: Ege Yayınları -

Ahırın ilk önce Osmanlı Devrinde 1800'lü yıllarda veya daha eski bir zamanda inşa edildiği ve söz konusu yazıtın da parçalanarak, ahır yapımında kullanıldığı tahmin ediliyor.

Prof. Dr. Yücel Şenyurt ahırı 2007 yılındaki Ovaören Arkeoloji kazıları sırasında keşfetmişti. Söz Konusu keşfe dair makalesini de 2010 yılında Ege Yayınları tarafından Prof. Dr. Şevket Dönmez editörlüğünde hazırlanan "Veysel Donbaz'a Sunulan Yazılar DUB.SAR E.DUB.BA.A" adlı kitapta yayınlamıştı. 

- Ovaören-Göstesin Geç Hitit / Luwi Hiyeroglif Yazıtı'nın bulunduğu ahır - 2019 - Telif: İHA - 

Göstesin Yazıtı nasıl keşfedildi, neler içeriyor?

Prof. Dr. Yücel Şenyurt, kitapta yayınlanan "Ovaören-Göstesin Geç Hitit / Luwi Hiyeroglif Yazıtı" başlıklı makalesinde söz konusu ahırın nasıl keşfedildiğini ve yazıtının neler içerdiğini şöyle özetliyor:  "Ovaören kazılarının başladığı 2007 yılında o dönemin belediye başkanı Mustafa Kapucu kasaba içindeki terk edilmiş (ahır olarak kullanılan) bir evin duvarlarında bir takım işaretlerin mevcut olduğunu bildirmiştir. Yerinde yaptığımız inceleme sonucunda, muhtemelen hemen arkasındaki kayalıkta yer alan, Luwi hiyeroglifli bir kitabenin parçalanarak bu yapının inşasında kullanılmış olduğu görülmüştür. Söz konusu evin duvarlarında üzerinde hiyeroglif işaretleri bulunan 22 adet taş yerinde tespit edilmiştir. İşaretlerin özellikle boyutları ve yazı karakterleri açısından Suvasa Yazıtı ile benzerliği hemen anlaşılmıştır. Birbirine bitişik üç odadan oluşan evin yapıldığı zamanı hatırlayan kimsenin bulunmaması kitabenin tahribatının çok eski olduğunu göstermektedir"

- Ahırda bulunan Luwi Hiyeroglif Yazıları - Telif: Ege Yayınları -

(...)

"Henüz tüm parçaları açığa çıkarılamamış olsa da Göstesin Yazıtı’nın, Tabal Ülkesi’nin kuzeyinde bulunan Topada ve Suvasa yazıtları gibi kral Wasusarma veya vassallerinden biri tarafından yazdırıldığı sonucuna ulaşılması mümkündür"

Ovaören-Göstesin Geç Hitit / Luwi Hiyeroglif Yazıtı restore edilebilir durumda

Prof. Dr. Şenyurt makalesinde; "Ovaören’in eski adı olan Göstesin’e izafeten bilim âlemine “Göstesin Yazıtı” olarak tanıttığımız bu yazıt parçalarının sayısının evin tümüyle yıkılması sonrasında daha da artacağı anlaşılmaktadır. Yapılacak birleştirme çalışmalarıyla yazıtın büyük ölçüde restore edilebileceği tahmin edilmektedir" ifadelerine yer veriyor.

- Ahırda bulunan Luwi Hiyeroglif Yazıları - Telif: Ege Yayınları -

12 yıldır sökülüp restore edilmeyi bekliyor

İHA'nın haberine göre yazıtın hâlâ restore edilmek üzere yerinden sökülerek müzeye kaldırılmadığı ve 12 yıldır aynı yerde korunduğu anlaşılıyor.

Söz konusu kitabenin, hemen sökülmesinin mümkün olmadığı ve uzmanlarca özel çalışma gerektirdiği muhakkak, ancak böylesine önemli bir kiabenin de 12 yıldır bir ahırda bekletilmesi oldukça ilginç.

- Ahırda bulunan Luwi Hiyeroglif Yazıları - Telif: İHA -

Ovaören köyünde yaşayan Derviş Uçar, İHA muhabirine "Ahır olarak kullanılan alanda tarihi şeyler bulunduğu için ahırın koruma altına alındığı söylüyor ve "Burası ahır olarak kullanılıyordu. Vatandaşlar buraya koyun ve ineklerini koyuyordu. Burada tarihi şeyler bulunmasının ardından ahır yetkililer tarafından koruma altına alındı. Köy halkı da bu tarihe sahip çıkılmasından dolayı bu durumdan son derece memnun” dedi.

Yaşar İliksiz - arkeolojikhaber.com ve İHA