İzmir'in Menderes ilçesinde, antik çağın en eski kehanet merkezlerinden biri olan Klaros'taki kazılarda elde edilen bulgular, inanç turizminin gelişimine katkı sunuyor.

İZMİR: İzmir'in Menderes ilçesinde kazıları devam eden antik çağın önemli inanış merkezlerinden Klaros Kehanet Merkezi, her yıl binlerce yabancı turisti ağırlıyor. Ziyaretçileri arasında tarih ve kültür meraklılarının yanında bölgeye inanışları gereği gelenler de bulunuyor.

Klaros Kazısı Başkanı Prof. Dr. Nuran Şahin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, antik çağın en eski kehanet merkezi olan Klaros'un aynı zamanda pagan inanışının da inanç merkezleri arasında yer aldığını söyledi.

Pagan inanışına göre tanrının buyruklarının alındığı Kehanet Merkezi'nin, M.Ö. 13'üncü yüzyılda Miken Uygarlığı döneminde kurulduğunun tahmin edildiğini, bölgedeki yeraltı suyu problemi nedeniyle kazılarda daha derinlere ilerleyemediklerini anlatan Şahin, merkezin Hristiyanlığın yaygınlaştığı M.S. 4'üncü yüzyıla kadar bu inanışın en önemli noktası olduğunu aktardı.

Şahin, 1907 yılında keşfedilen Klaros'da aralıklarla kazıların yapıldığı ve bu kazılar sırasında önemli bulgulara rastlandığını anlatarak, "Klaros'daki Apollon kehanet merkezi, Yunanistan'daki Delphi ve Didyma kehanet merkezleriyle birlikte dünyadaki en önemli 3 merkezden biridir. Buradaki kehanet merkezinin bugüne kadar Yunanistan'daki Delphi kehanet merkezinin emriyle kurulduğu söyleniyordu ancak Delphi'de Miken dönemine ait hiç bir eser bulunamadı. Yaptığımız son kazılarda Miken malzemeleri saptadık. Bu da Klaros'un bugünkü arkeolojik verilere göre antik dönem için dünyanın en eski kehanet merkezi olduğunu gösterdi." dedi.

Kahinler ve rahipler

Kazı Başkanı Şahin, Ddiyma ve Delphi'deki merkezlerin M.S. 2'nci yüzyılda etkinliğini kaybetmesine rağmen Klaros'un M.S. 4'üncü yüzyıla kadar geniş bir ziyaretçi kitlesine sahip olduğunu belirtti.

Pagan inanışa göre Tanrının buyruklarının insanlara vahiy yoluyla iletildiği bilicilik merkezlerine kişisel sorunlarla ilgili başvuruların yanında kentsel ya da ülkesel sorunlarla ilgili de danışıldığını söyleyen Şahin, yeni bir kent kurulması ya da ülke yönetiminde atılacak her adımda bilicilik merkezlerine danışılmadan hareket edilmesinin uğursuzluk getireceği ve ceza gerektireceği inanışının hakim olduğuna dikkati çekti.

Klaros'un fay hattından kaynayan bir suyun üzerinde, defne ağaçlarıyla çevrili bir alanın ortasında kurulduğunu, burada çocukluk döneminden itibaren karanlık bir ortamda, insanlardan uzak yetiştirilen kahinlerin gelen soruları tanrıya ileterek yanıtları rahiplere ilettiğinin belirlendiğini kaydeden Şahin, merkezin bölgede Hristiyanlığın yayılmasıyla etkisini kaybettiğini dile getirdi.

İlgi çeken ziyaretçiler

Klaros'un tarihteki önemi nedeniyle her yıl binlerce ziyaretçiyi ağırladığını dile getiren Şahin, merkezi dini inanışları gereği ziyaret edenlerin de bulunduğuna işaret etti.

Özellikle ABD'den gelen bazı grupların Klaros'u ziyaret ettiğini ifade eden Şahin, "ABD'de bir grup var, 'Yeni Apolloncular' adıyla geçiyor, rahipleriyle birlikte geliyorlar. Halen pagan inanışındaki gibi Apollon'a inanıyorlar. Apollon'un buradaki kehanetlerine ve manyetik bir enerji olduğuna inanıyorlar. Özel tur düzenleyerek geliyorlar sanırım, burada iki kez karşılaştık. Bunun dışında kuantumla ilgili inanışlara sahip kişiler de çok sık geliyor. Bunlar arasında Türkler de var." dedi.

Şahin, ziyaretçilerin ağırlıklı olarak kadınlardan oluştuğunu, gelenlerin tapınak içerisindeki suya ayaklarını daldırarak buradaki enerjiden faydalandıklarına inandıklarını söyledi.

Kazılar

Kazı Başkanı Şahin, bu yılki kazıların Aralık ayı sonuna kadar devam edeceğini Kültür ve Turizm Bakanlığı yanı sıra kazılar için Koç Vakfı ile İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin sponsor olduğunu ifade etti.

Bölgenin deniz seviyesinde olması nedeniyle kazılar sırasında çıkan yeraltı suyunun çalışmaları olumsuz etkilediğini anlatan Şahin, alanın güney kısmında yeni bir yapı bulduklarını daha şuan yorum yapmak için erken olduğunu söyledi.

AA Eşber Ayaydın, Servet Ülkü