Niğde'nin Altunhisar ilçesine bağlı Yeşilyurt köyü yakınlarındaki Kınık Höyük'te geçen sene ortaya çıkarılan Helenistik döneme ait tapınağın yanındaki meydanda, bu yıl yürütülen kazılarda yaklaşık 2 bin yıllık mermerden yapılmış iki kartal heykeli çıkarıldı.
Kınık Höyük'te devam eden arkeolojik kazı çalışmalarını, İtalyan, Türk, Amerikalı ve Fransız arkeologlar yürütüyor. Geçen sene ortaya çıkarılan Helenistik döneme ait 2 bin 100 yıllık tapınağın yanındaki meydanda, çukurlarda, geç Helenistik döneme ait olduğu tahmin edilen biri yıpranmış diğeri sağlam iki kartal heykeli bulundu.
***
Orijinalliği bozulmadan günümüze kadar saklı kalan ve yaban keçisinin üzerine pençeleriyle basar şekilde ayakta tasvir edilen, kanatları kapalı, başı yukarıda hafif sağa dönük 70 santimetrelik kartal heykelleri, restorasyonunun ardından Niğde Müzesinde sergileniyor. Geçen sene aynı bölgede çıkarılan yaklaşık 1 metre boyundaki kartal heykeli de Niğde Müzesinde sergileniyor.
Prof. Dr. Lorenzo D'Alfonso: İki kartal heykeli bulduk. Restoresi yapıldı, şimdi Niğde Müzesinde
Kazı Başkanı ve New York Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Lorenzo D'Alfonso, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kınık Höyük'te kazıların 2011'de başladığını ve her yıl devam ettiğini söyledi.
Geçen yıl yeni bir döneme ait izlere ulaştıklarını belirten D'Alfonso, şu bilgileri verdi: "Erken Tunç çağ tabakalarını aşağı şehirde bulduk. Demek ki Kınık Höyük'te milattan önce 3 bin yılında şehir olarak yaşam başladı ve geç Helenistik dönemine kadar devam etti. Seviye seviye 5 bin yıllık tarih var. Geç Helenistik dönemi milattan önce 150'den sıfıra kadar olan zaman dilimini kapsıyor. Daha önce burada büyük bir meydan bulduk ve iki tapınak kazdık. Kazı sırasında çukurlarda heykeller bulduk. Mermer, taş, seramik heykeller var. Bu yıl iki kartal heykeli bulduk. Restoresi yapıldı, şimdi Niğde Müzesinde sergileniyor."
Burak Yolaçan: Zeus kültürüyle Zeus tapınımıyla alakalı heykeller diyebiliriz
Kazı Başkan Yardımcısı ve Dokuz Eylül Üniversitesi Araştırma Görevlisi Burak Yolaçan da geçen sene büyük bir kartal heykeli bulduklarını, bu yıl da ona çok benzeyen biraz daha ufak iki kartal heykeline ulaştıklarını aktardı.
İki kartal heykelinin çukurlara, olasılıkla bilerek atıldığını ifade eden Yolaçan, şunları kaydetti: "Ya gizlemek ya da kutsallıklarından dolayı kırıp atmak istemedikleri için sağlam olarak gömülmüşler. Kartal heykellerinin ikisi de ilk öngörülerimize göre geç Helenistik dönemiyle tarihleniyor. Yörede görülen bir motif. Nevşehir, Niğde, Kayseri müzelerinde hatta Ankara'da Anadolu Medeniyetleri Müzesinde benzer kartal heykelleri var. Bizim bulduklarımız da yaban keçisinin üzerine pençeleriyle basar şekilde ayakta duran kanatları kapalı, başı yukarıda hafif sağa dönük kartal heykelleri. Bu sene bulduğumuz kartal heykellerinin yanında bir yazıt da ortaya çıkardık. Yazılı kaideye ait küçük bir parça. Bu kaidede bir kadının bir Zeus heykelinin yanında ya da Zeus tapınağının yanında iyileştiğinden, bu yüzden bir adak adadığından bahsediliyor. O yüzden bu kartal heykellerinin Zeus kültürüyle alakalı olduğunu düşünüyoruz. Yöresel bir motif olarak da anlamını şu an için tam bilmediğimiz yaban keçisi kullanılmış."
Yolaçan, kartal heykellerinin önemli olduğuna dikkati çekerek, "Yaklaşık 2 bin yıllık kartal heykellerini geç Helenistik, erken Roma dönemine tarihlersek Zeus kültürüyle Zeus tapınımıyla alakalı heykeller diyebiliriz. Kartal, yörede görülen bir motif. Özellikle hayvan heykelleriyle, geyiklerle, boğalarla, yaban keçileriyle kartal kullanılan bir motif, bir kutsallığı ifade ediyor." ifadelerini kullandı.
Abdullah Özkul - AA