Kuzey Gyeonsang eyaletindeki Gyeongiu Wolseong sarayının batı duvarının altında biri 169 cm, diğeri 159 cm uzunluğunda iki bireye ait iskelet bulundu. Kore’deki 1500 yıllık saray duvarı altında bulunan iskeletler, insanların kurban edildiğini düşündürüyor.

Güney Kore’de Silla Krallığı (MÖ 57 – MS 935) dönemine ait saray surları altında bulunan iki iskelet, insan kurban edildiğine işaret ediyor olabilir.

Güney Kore’de Kültürel Miras Yönetimi çalışmaları kapsamında yürütülen arkeolojik kazılarda, Silla Krallığı (MÖ 57 – MS 935) dönemine ait saray surları altında iki iskelet bulundu. Bulgulara göre Kore topraklarında uzun süre hüküm sürmüş olan bu önemli krallık, insan kurban etme ritüeline sahip olabilir.

Yetkililer, bu iki kişinin 1500 yıl önce insan kurbanı olarak adandığını öne sürüyor. Araştırmacıların bu iddialarının temeli ise “inju” adı verilen efsanevi bir uygulamaya dayanıyor. İnju efsanesine göre eski dönemlerde Kore’de bir yapı yapıldığında onu oluşturan temel noktalara kurban edilen insanlar gömülmekteydi ve bu şekilde yapının baki olması sağlanmaktaydı. Eğer kanıtlanabilirse bu buluntular inju uygulamasına dair bilinen ilk somut örnekler olarak tarihe geçecek.

Benzer çocuk iskeletleri bulunmuştu

Araştırmacılar daha öncesinde Silla krallığı kazılarında benzer buluntularla karşılaştıklarını belirtiyor. Daha önceden yapılan bazı kazılarda Silla krallığı kalıntıları içinde bir çocuk iskeleti bulunmuştu. Ancak araştırmacılar bir çocuğun kurban edilemeyeceğini düşünerek bu iskeletin inju ile alakalı olabileceğini düşünmemişlerdi.

Lee Jong-hun, “Geçmişte Gyeongju Ulusal Müzesi’ndeki Silla Krallığı’nın kalıntıları arasında bir çocuğun cesedi bulundu ancak çocuğun gerçekten kurban edilip edilmediği konusunda bir tartışma vardı. Ancak burada çıkarılan iskeletlerin bir ritüelin ardından gömülmüş olma ihtimali yüksek. Inju efsanesinin doğru olduğu ortaya çıkabilir.” diyor.

Soongsil Üniversitesi’nden Profesör Choi Byung-hyun ise bu buluntuları inju uygulamasına ilişkilendirmeye çalışsalar da şu an için Silla krallığının insan kurban etme ritüeline sahip olup olmadığını söylemek için erken olduğunu söylüyor. Byung-hyun ayrıca, insanların gömüldüğü bir yerde duvar inşa etme uygulamasının, Wolseong Sarayı’nı yapmak için büyük çaba harcandığını gösterdiğini belirtiyor.

En erken inju uygulamasına dair kayıtlarda bulunan söylenti ise MS 1343 yılında Goryeo krallığına ait.
Kil figürinler ve mokganlar bulundu

Araştırmaların devam ettiği saray çevresinde ayrıca 5-10 cm boylarında, üzerinde Pers elbisesi benzeri bir kıyafet olan ve türbanlı kil figürinler ortaya çıkarıldı.

Araştırmacılar bu figürinlerin 1500 yıl önce bilinçli bir şekilde adak olarak buraya gömüldüğünü düşünüyor.

Söz konusu figürinler, Sogdian denilen eski İran medeniyetine dair Kore’de bulunan en eski buluntular olarak da tarihe geçti.

Ayrıca saray çevresindeki hendekte yapılan kazılarda, yedi adet mokgan (Kağıt icadı yapılmadan önce belgeleri kaydetmek için kullanılan ahşap parçalar) bulundu. Yapılan incelemelerde, mokganlar üzerinde yazılı olanlar sayesinde Silla krallığı döneminde bir yapının inşa süreci hakkında bazı detaylar öğrenilebildi.

Tolunay Bayram - arkeofili