Geçtiğimiz haftalarda mühendislik harikası muazzam su sistemin keşfedildiği Kubadabad Sarayı'na temiz suyun 8 kilometre mesafeden taşındığı belirlendi.
Beyşehir Gölü ve çevresinin 12. yüzyıldan itibaren Türkler tarafından iskan edildiğini ancak Kubadabad Sarayı'nın Anadolu Selçuklu Sultanı Alaaddin Keykubad döneminde inşa edildiğini söyleyen Kubadabad Saray Külliyesi Kazı Başkanı Doç. Dr. Muharrem Çeken, "Arkeolojik verilere göre Kubadabad Sarayı14. yüzyıl başlarına kadar kullanıldı. Türk sanatı ve arkeolojisi açısından gerek mimarisiyle gerekse çinileriyle dünyada tanınır hale gelen Kubadabad Sarayı, Selçukluların egemen olduğu İran, Irak, Suriye ve Anadolu'yu içine alan coğrafyada, planı, alt yapısı, strüktürü, mimari dekorasyonu, altyapı tesisleri ve küçük buluntularıyla günümüze ulaşabilen şimdilik bildiğimiz tek Selçuklu saray külliyesidir. Alanya'da, Konya'da, Kayseri'de sarayları var tabi ama bu kadar bütün sarayın planı tanımlanan saray şu an bilmiyoruz. Kazılar oralarda da devam ediyor, farklı sonuçlar ortaya çıkabilir." diye konuştu.
Çeken, "Büyük ve küçük saray denilen iki önemli köşk yapısı var. Bunların dışında güneyde ve batıda çeşitli köşk binaları tespit edilmiştir. Külliyenin hemen girişinde ortaya çıkarılan av köşkü yani şikarhane ve bunun hemen gerisindeki av sahası çok önemlidir. Sarayın batı kısmında da 2017 sonrasında çalışmalarımız hızlandı. Sarayın has ahırı olabilecek nitelikte yapılar da bu süreç içinde çıkarıldı."
Çalışmalarının son yıllarda güney ve batıda yoğunlaştığını aktaran Çeken, "Külliyeye temiz su taşıyan hattın güney ve batıdaki bölümleri gün yüzüne çıkarıldı. Yeni dönem kazıları sırasında Anamas Dağları'ndan yaklaşık 8 kilometrelik bir mesafeden külliyeye temiz suyu künkler vasıtasıyla iki hat halinde getirdiklerini gördük. Bunu av köşkünün hemen altından külliyeye soktuklarını, buradan kuzey ve doğuya doğru ilerleyen iki hatta ayrıldığını, temiz suyu bir ağ gibi bütün yapılara ulaştırdıklarını gördük." diye konuştu.
Kubadabad Sarayı'nın kurulduğu alanda alt katmanda Geç Kalkolitik ve Tunç Çağı katmanları olduğunu anlatan Çeken, hemen üzerinde de Anadolu Selçuklu izlerinin bulunduğunu, bölgede Anadolu Selçuklu öncesi Roma ya da Bizans döneminden kalıntı olmadığını dile getirdi.
Son sezon çalışmalarında da temiz su hattının külliyenin güneyindeki kısmının açığa çıkarıldığını aktaran Çeken, "Bunun doğuya doğru giden hattının bir kısmı küçük saraya doğru uzanmakta, bir kısmı da güneye doğru dönerek yine iki hat halinde aşağıya doğru uzayan köşkü ve diğer yapıları beslemekte." ifadesini kullandı.
Çeken, Kubadabad Saray Külliyesi kazılarında ortaya çıkarılmış sarayın dekorasyonuna ait çini kaplamalar, alçı dolaplar ile panolar, seramikler ve cam eşyaların Konya Karatay Medresesi Çini Eserler Müzesinde sergilendiğini sözlerine ekledi.