Kudüs Yüksek İslami Heyeti fetvasına göre Ağlama Duvarı İslami Vakıf

Kudüs Yüksek İslami Heyeti fetvasına göre Ağlama Duvarı İslami Vakıf

Kudüs Yüksek İslami Heyeti Başkanı ve Mescid-i Aksa Hatibi Şeyh İkrime Sabri, Burak adıyla bilinen, Mescid-i Aksa'nın güneybatı duvarı olan Ağlama Duvarı'nın İslami vakıf olduğu yönünde fetva verdi.

Kudüs Yüksek İslami Heyeti Başkanı ve Mescid-i Aksa Hatibi Şeyh Sabri, yaptığı yazılı açıklamada, işgal altındaki Doğu Kudüs'ün Eski Şehir bölgesinde bulunan ve halihazırda Yahudilerin ibadet alanı olan Ağlama (Burak) Duvarı'nın Mescid-i Aksa'yı çevreleyen surların bir parçası olarak İslami vakıf hükmünde olduğunu belirtti.

Eski Kudüs ve Filistin Müftüsü Şeyh Sabri yayınladığı fetvasında, "Bu duvar mübarek Mescid-i Aksa'nın surlarının bir parçasıdır ve mescidin tüm surları da İslami vakıftır. Nasıl ki bir evi çevreleyen duvarlar o evin bir parçası ise bu duvar da mescidi çevreleyen surların bir parçasıdır ve Harem-i Şerif’e aittir." ifadelerini kullandı.

Hazreti Muhammed'in İsra-Miraç gecesi bu alanı şereflendirdiğini vurgulayan Şeyh Sabri, "Hazreti Muhammed'in İsra ve Miraç mucizesinde bu duvarı şereflendirmesinin yanı sıra Burak Duvarı İslami vakıftır." ifadelerine yer verdi.

Şeyh Sabri ayrıca Burak Duvarı'nın sadece Müslümanlara ait olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:

"Buradan Burak Duvarı'nın İsra ve Miraç mucizesinden bu yana sadece yeryüzündeki Müslümanlara ait olduğunu ilan ediyorum. Yahudilerin buradaki mülkiyetlerini ne onaylıyor ne de tanıyoruz."

İsrail'in "Batı Duvarı" ya da "Ağlama Duvarı" olarak isimlendirdiği bu ibadet alanı, Yahudi inancına göre Romalılar tarafından milattan sonra 70 yılında ikinci defa ve kalıcı olmak üzere yıkılan Süleyman Mabedi'nden kalan tek parça ve en kutsal alan olarak kabul ediliyor.

Kudüs uleması geçen ay İsrail makamlarının Mescid-i Aksa'nın güneybatı duvarı olan Ağlama (Burak) Duvarını "restore" etmesini kınayarak, söz konusu duvarın Ürdün Vakıflar, Mukaddesat ve İslami İşler Bakanlığı'na bağlı Kudüs İslami Vakıflar İdaresi'nin yetki alanında olduğunu vurgulamıştı.

İsrail makamları Temmuz 2018’de de yine aynı bölgede bir dizi kazı ve "restorasyon" çalışması başlatmış, bu durum Harem-i Şerif'in duvarlarından büyük bir taşın koparak düşmesine yol açmıştı.

İşgal altındaki Doğu Kudüs'ün Eski Şehir bölgesinde bulunan Mescid-i Aksa, Müslümanların ilk kıblesi olma özelliğini taşıyor.

Yahudiler, içinde Kıble Mescidi ile Kubbetu's Sahra Camisi'nin yanı sıra müze, medreseler ve büyük avlunun yer aldığı Mescid-i Aksa Külliyesi altında, sözde "Süleyman Mabedi kalıntılarının bulunduğu" iddiasıyla arkeolojik kazı çalışmaları yapıyor, Mescid-i Aksa'da kendilerinin de ibadet etme hakları olduğunu savunuyor.

Esat Fırat - AA


Benzer Haberler & Reklamlar