Milyonlarca yıllık hayvan göçlerinin izinin sürülebildiği Kurutlu kazılarında bulunan fosillerin Anadolu'nun paleoekolojik, paleoiklimsel, hayvan faunası, coğrafya, zoolojik olayların aydınlatılmasına katkı sağlaması bekleniyor.

Kırşehir'in Kaman ilçesindeki Kurutlu köyünde yapılan ve bugüne kadar fil, zürafa, sırtlan ile boynuzlugiller ve kedigiller ailesine ait fosillere rastlanan arkeoloji kazılarının, milyonlarca yıl önceki hayvan göçlerine ışık tutması bekleniyor.

Hirfanlı Baraj Gölü kıyısındaki köyde 2011'de yüzey araştırmalarıyla başlayan çalışma, 2014'te kurtarma kazısına, 2015'te ise Bakanlar Kurulu kararıyla sistematik kazılara dönüştürüldü.

Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kırşehir Valiliği, Ahi Evran Üniversitesi (AEÜ), Türk Tarih Kurumu Başkanlığı, Kırşehir Ticaret ve Sanayi Odasının destek verdiği arkeolojik kazılarda, Anadolu'da "Üst Miyosen" dönemini içeren yaklaşık 8 milyon yıl önceki doğa tarihiyle ilgili buluntular ortaya çıkarılıyor.

Kazıları yürüten ekibin başında bulunan AEÜ Antropoloji Bölümü ile Yüzey Araştırmaları Grubu Başkanı Doç. Dr. Ahmet Cem Erkman, AA muhabirine, yüzey araştırmalarının, sistematik kazıya dönüştürülmesinin kendilerine büyük katkı sağladığını belirtti.

Burada Anadolu doğa tarihini değiştirebilecek bir potansiyelin bulunduğuna işaret eden Erkman, "Burası oldukça verimli ve potansiyeli yüksek bir lokalite. Şimdiye kadar fil, gergedan, boynuzlugiller, zürafalar, sırtlanların fosillerine rastladık." dedi.,

Bu yıl temmuzda başlanan kazılarda ise ilk kez kedigillere ait fosiller gördüklerini bildiren Erkman, AEÜ Antropoloji Laboratuvarı'na götürülen, iri yapılı bir hayvana ait olduğu tahmin edilen fosilin incelemesinin sürdüğünü dile getirdi.

- "Sürekli yeni buluntular ortaya çıkıyor",,

Alanın Hirfanlı Baraj Gölü kenarında olması nedeniyle Kurutlu arkeoloji kazılarının daha rahat şekilde yapılabildiğini vurgulayan Erkman, şunları kaydetti:

"Lokalitenin potansiyeline bakıyoruz. Bu tip çalışmaların sonuçları hemen ortaya çıkmıyor. Bunlar için jeolojik ve paleontolojik çalışmalar gerekiyor. Muhtemelen 3-5 yıl içinde kitapları değiştirebilecek düzeyde bilgiye sahip olabileceğiz. Sürekli yeni buluntular ortaya çıkıyor. Miyosen döneme tarihlendirilen bir proje bu. Özellikle üst miyosene tarihlendiriliyor. Bu dönemdeki paleocoğrafik çalışmalar biraz karışık. Tam net değil. Bu kazının Anadolu'nun paleoekolojik, paleoiklimsel, hayvan faunası, coğrafya, zoolojik olayların aydınlatılmasına katkı sağlayacağını düşünüyorum."

Bir süre sonra kazıyla ilgili bulguları netleştirerek yayınlara başlamayı hedeflediklerini anlatan Erkman, "Bu kazıların, genç kuşaklara geçmişte yaşanan yok oluşları sorgulatarak bugünkü doğanın sevdirilmesine katkı sağlayacağına inanıyorum. Zoocoğrafik göçler çok önemli. Kazıda elde edilecek veriler bizlere hayvan göçleri hakkında bilgi verecek. Göçlerin Asya'dan Avrupa'ya mı, Avrupa'dan Asya'ya mı, Afrika'dan Anadolu'ya mı olduğunu anlatacak. Kazıda hedeflenen diğer adımlarından biri de bu." ifadelerini kullandı.,

Abdullah Yıldız -AA