İstanbul'da Ayasofya’dan bile eski olan Ayios Polieuktos Kilisesi'nin kalıntılarını korumak için tel örgülerin yetersiz kaldığına dikkat çeken sanat tarihçileri ve mimarlar alanının açık hava müzesi haline getirilerek, tarihi alanın korunması gerektiğini savunuyorlar.
İstanbul’un en önemli tarihi miraslarından biri olan Bizans döneminden kalma tarihi “Ayios Polieuktos Kilisesi”nin kalıntıları yok olma tehdidi altında. Fatih İskenderpaşa Mahallesi sınırları içerisinde bulunan ve 524-527 yılları arasında Romalı komutan Polieuktos’un adına yaptırılan kalıntıların durumu tarihi mirasa yönelik vandallığı gözler önüne seriyor.
Haçlı orduları tarafından yağmalanmıştı
Ayasofya’dan önce kentin en büyük bazilikalarından biri olarak 2 bin 500 metrekarelik bir alana yaptırılan Polieuktos Kilisesi, Haçlıların Bizans’a saldırıları sonrası 12’nci yüzyılda kaderine terk edilmek zorunda kaldı. Haçlı orduları tarafından yağmalanan ve bazı parçaları Venedik’teki San Marco Kilisesi’e götürülen Ayios Polieuktos Kilisesi’nin kalıntıları ise 1960’larda yer altı geçidi yapılırken ortaya çıkarıldı. Günümüzde tel örgülerle çevrilen ve bir görevlinin nöbetçilik yaptığı kalıntıların olduğu alan, zaman zaman evsizlerin mekanı haline gelirken, gelişigüzel etrafa atılan çöpler dikkat çekiyor. Bizans döneminden kalma kalıntıların üzerini otlar kaplarken, kırılan ve etrafa saçılan Bizans sütun ve mermer parçaları ise kültürel mirasın ne halde olduğunu anlatmaya yetiyor.
Prof. Dr. Kemal Kutgün Eyüpgiller: Tahribata açık
Haşim İşcan Alt Geçidi’nin yan tarafında yer alan Hagios Polieuktos Kilisesi kalıntılarının, Doğu Roma dönemine tarihlenen en önemli eserlerden olduğunu dile getiren İstanbul Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Kemal Kutgün Eyüpgiller, “Önemine ve konumu itibariyle İstanbul’un kültür turizmi açısından en merkezi yerinde yer almasına karşın uzun yıllardır bakımsız ve tahribata açık durumda. Belediye tarafından çevresi tel çitlerle koruma altına alınmış olsa da doğa ve insan eliyle tahribatı devam ediyor. Hagios Polieuktos Kilisesi, uzman kişilerin denetiminde hazırlanacak konservasyon ve sergileme projeleri ile kentin kültürel rotalarına hızla katılabilir. Oluşturulacak açık hava müzesi dünya çapında ses getirecek bir eser olabilir” ifadelerini kullandı.
Mimar Gülsün Tanyeli: Açık hava müzesi
Koruma uzmanı, mimar Gülsün Tanyeli ise, Ayios Polieuktos Kilisesi kalıntılarının, İstanbul’un kültür hazinelerinden biri olduğunu belirterek, “Dünya miras alanının merkezi sayılacak bir yerde ortaya çıkan bu manzara hoş değil. Söz konusu esere yönelik önemli araştırma ve yayınlar yapılmıştı. Üstelik kalıntılar İBB’nin hemen yanı başında. Kilise kalıntıları prestij alanı olarak kullanılmalı ve bir an önce açık hava müzesi haline getirilmeli. Bu duyarlılığı gösterecek yöneticilere ihtiyaç var. Ne Arkeoloji Müzesi, ne de sit Alanları Alan Yönetim Başkanlığı bu konuda girişimci. Arkeolojik park konusu yetkili kurumlar ve belediye tarafından acilen gündeme alınmalı. Tarihi mirasımızı ancak farkındalık yarattıktan sonra turizm merkezi haline getirebiliriz” diye konuştu.
Mert İnan - Milliyet