İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, çok tartışılan Şemsi Ahmet Paşa Camii’ndeki oluşan çatlakları ‘Zaten vardı’ diyerek savunmuştu ama Mimarlar Odası Şube Başkanı Sami Yılmaztürk, caminin restorasyondan zaten yeni çıktığını hatırlattı.
Mimar Sinan eseri 500 yıllık Şemsi Ahmet Paşa Camii'nin (Kuşkonmaz Camii) yakınına çakılan demir kazıkların söküleceğini açıklayan Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, yapıdaki çatlakların sadece dış duvarlarda olduğunu ve daha önceden bulunduğu söylemişti. Mimarlar Odası Şube Başkanı Sami Yılmaztürk "'Çatlaklar zaten vardı' demek komik olur" derken; sanat tarihçisi Hayri Fehmi Yılmaz da"Bu yapının korunması için şüphesiz herkesin azami dikkat göstermesi gerekiyor." şeklinde konuştu.
Duvar'dan Hacı Bişkin'in haberine göre, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Üsküdar’da bulunan Mimar Sinan eseri Şemsi Ahmet Paşa Camisi’nin önüne yaya yolu yapılması için kazıkların çakıldığı projenin durdurulduğunu açıkladı ancak tepkiler devam ediyor.
Sanat tarihçisi Hayri Fehmi Yılmaz, yapının kültür varlığı açısından önemini hatırlatarak, “Öncelikle yetkililerin bu tür verileri bizle paylaşmasını beklemek gerekiyor” dedi.
İstanbul Mimarlar Odası Büyükkent Şube Başkanı Sami Yılmaztürk de, caminin restorasyon sürecinin yakın bir tarihte bittiğini, bu kadar kısa bir sürede çatlakların oluşmasının mümkün olmadığını söylüyor.
"Zaten çatlaklar vardı demek komik olur"
Sanat tarihçisi Hayri Fehmi Yılmaz, Şemsi Paşa Camii’nin hemen önünde meydan genişletme çalışmasının doğru olmadığını belirterek, şu bilgileri verdi: “Camii önünde sadece bir taş rıhtımı vardır. Burada arazinin genişletilmesi doğru olmayacaktı. Osmanlı mimarisi için bu yapı çok kıymetlidir. Bu kıymetli külliye yapısı, bir cami, medrese ve türbeden oluşuyor. Bu yüzden önemi büyüktür. Küçük ve sıkıştırılmış bir araziye çok iyi inşa edilmiş bir kültür varlığı ve kent için çok önemli. Çok büyük çabalar harcanarak da restore edildi.”
Yılmaz, Mimar Sinan’ın eserlerinin anlatıldığı, sanat tarihi ve mimarlık uzmanı Prof. Gülru Necipoğlu’nun kaleme aldığı ‘Osmanlı İmparatorluğu’nda Mimari Kültür’ adlı kitabını da örnek göstererek, kapağında Şemsi Ahmet Paşa Külliyesi’nin kullanıldığını da hatırlattı: “Yani Mimar Sinan’ın eserlerini anlatan kitabın kapağına yerleştirilecek en iyi tasarım olarak görüldü bu külliye. Bu yapının korunması için şüphesiz herkesin azami dikkat göstermesi gerekiyor. Ama bu kazıkların çakılması ya da sökülmesi çok teknik bilgi gerektirecek konular.”
İstanbul Mimarlar Odası Büyükkent Şube Başkanı Sami Yılmaztürk ise Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ın, “Ben kaleme aldım. Duvar çatlakları zaten vardı…” sözlerine tepki göstererek caminin restorasyon sürecinin yakın bir zamanda bittiğini hatırlattı.
Sami Yılmaztürk şöyle dedi: “Madem çakılan kazıklardan dolayı sorun yok neden çalışmaları durdurdu? Çünkü yapıya zarar verildi ve kazıkların sökülme kararı alındı. Caminin duvarı ve yürüyüş bandında çok ciddi çatlamalar var. Bu cami çok yeni restore edildi. ‘Zaten çatlaklar vardı’ demek çok komik kaçar. Restorasyonu yeni yapılmış bir eserden söz ediyoruz. Ben oraya 1 yıl önce gittiğimde böyle çatlaklar yoktu. ‘O camiiye zarar verilmedi’ demek gerçeğin saklanmasıdır. Camiye ne kadar zarar verildiği deprem mühendislerinin ve inşaat mühendislerinin uzmanlık alanı. Bir mimarın, ‘Ben rapor verdim’ demesi de abes olur.’”