Mithradates kimdir?
1. Mithradates I: MÖ 4. yy. Kios prensi.
MÖ 387’de imzalanan Kral Barışı’ndan sonra Pers İmparatorluğunda baş gösteren karışıklık döneminde isyan başlatarak Kios tiranlığını ele geçirmiştir.
Pers kralının gönderdiği kuvvetlerine mağlup olmuş, fakat affedilerek Kios prensliğinde bırakılmıştır.
MÖ 363’ten önce ölmüş olmalıdır. Yerine oğlu Ariobarzanes geçti. Tarihte Mithradates ismini taşıyan ilk kişidir.
Pontos krallarının atalarındandır.
2. Mithradates II: MÖ 302. Kios prensi. Babası Ariobarzanes’in satraplığı zamanında siyasi ve askeri alanda kendini tanıtmıştı.
Asi babasını Pers kralına teslim etmekle itibarını arttırdı. Fakat Atinalılar bu baba katili prens ile dostluktan uzak durmuştur.
Büyük İskender Anadolu’ya girdiğinde onu prenslikten uzaklaştırarak Kios’a özgürlüğünü verdi. İskender’in ölümünden sonra Antigonos I Monophtalmos ile işbirliği yaparak hem Kios’u geri aldı, hem de egemenlik sınırlarını genişletti.
İskender’in ardılları (diadokhos) arasındaki mücadelede Antigonos’un yenileceğini anlayınca Kassandros ile anlaşmaya teşebbüs etti. Bu anlaşmayı haber alan Antigonos tarafından öldürüldü.
3. Mithradates I Ktistes: MÖ 3- yy. Pontos Krallığının kurucusu.
MÖ 302-266 arasında hüküm sürmüştür. Babası Mithradates II, Antigonos I Monophtalmos tarafından öldürüldükten sonra kendisi de aynı sonla karşılaşmamak için Antigonos’un oğlu Demetrios I Poliorketes’in yardımıyla Paphlagonia’nın dağlık bölgelerine kaçtı.
Antigonos’un Ipsos Savaş’nda ölmesinden cesaret alarak Çankırı’nın İlgaz ilçesi yakınında Kimiata kasabasında örgütlendi. MÖ 281’de kral unvanı aldı.
Byzantion, Khalkedon ve Herakleia Pontika gibi Yunan kentleriyle ittifak yapmıştır.
Ölünce yerine oğlu Ariobarzanes geçti.
4. Mithradates II: MÖ 3- yy. Pontos devletinin üçüncü kralı.
Yaklaşık MÖ 250-220 arasında hüküm sürmüştür. Kendinden önceki Pontos kralları gibi Galatlardan paralı asker olarak yararlandı. Seleukos II Kallinikos ile yaptığı ittifakı pekiştirmek için hem Frigya’yı topraklarına kattı hem de onun kardeşi Laodike ile evlendi. Antiokhos II'un Anadolu’da güçlenmesinden sonra genişleme girişimlerini durdurmak ve onla ittifak yapmak zorunda kaldı.
MÖ 227’de depremden zarar gören Rodos’a yardım gönderdi.
5. Mithradates III: MÖ 220-185 arasında Pontos kralı.
Sikke bastıran ilk Pontos kralıdır. Ölümünden sonra yerine oğlu Pharnakes I geçmiştir.
6. Mithradates IV Philopator Philadelphos: MÖ 169-150 arasında Pontos kralı.
Pharnakes I'in kardeşi ve halefidir. Kardeşinin izlediği saldırganca tutumları terk edip Kapadokya Krallığı ve Roma ile yakın ilişkiler geliştirdi.
MÖ 156’da Bithynia kralının saldırısına karşı Roma’nın müttefiği olan Pergamon Krallığının askeri yardımda bulundu.
Bu şekilde başlayan Pontos-Roma yakınlığı sonraki krallar tarafından da sürdürüldü.
7. Mithradates V Euergetes: MÖ 150-120 arasında Pontos kralı. III. Pön Savaşı’nda Roma kuvvetlerine gemi ve asker desteği sağlaması, Aristonikos Pergamon tahtında hak iddia edip Roma’ya karşı ayaklandığı zaman isyanı bastırmak için destek kuvvet göndermesi Roma ile ittifak halinde olmak istediğini gösterir.
Yunan kentleriyle kültürel yakınlaşma yarattı. Atina ve Delos’a yaptığı bağışlar nedeniyle Euergetes (=hayırsever)’ adını aldı.
Sinope’deki sarayında bir saray darbesi sonucu öldürüldü. Ölümünden sonra yerine oğlu Mithradates VI Eupator geçti.
8. Mithradates VI: MÖ 63. MÖ 120-63 arasında Pontos kralı. En ünlü Pontos kralı ve Roma’nın MÖ 1. yüzyıldaki en büyük düşmanıdır.
Mithradates V Euergetres’in oğludur. Erkek kardeşlerini öldürterek tahta geçti.
Önce Khersonesos ve Karadeniz’in kuzeyini ele geçirdi. Bu fetih ile seferlerinde ihtiyaç duyacağı asker ve hammade ihtiyacını karşılamış oldu.
Kapadokya bölgesini kontrol etmek için işbirlikçiler kullandı. Paphlagonia’yı işgal etmek için Bithynia kralı Nikomedes III Euergetes ile ittifak yaptı (MÖ 108). Roma’nın Müttefikler Savaşı’yla meşgul olduğu bir dönemde Bithynia ve Kapadokya’yı işgal etti.
Nikomedes IV Philopator’un Roma’nın desteği ile kendine saldırması üzerine savaş başlattı (I. Mithradates Savaşı).
MÖ 89 yılında üzerine gönderilen Roma ordularını dört kere yendi.
Ordusuyla Batı Anadolu’ya girip Efes’te Roma vatandaşlarına yönelik büyük katliam yaptı (MÖ 88). Bu kentteki Roma yöneticisi Manius Aqullius’u boğazından eritilmiş altın döktürerek öldürtmesiyle kötü şöhret kazandı. Durmadan Yunanistan’a geçti ve ülkenin büyük kısmını ele geçirdi, aralarında Atina’nın da olduğu pek çok Yunan kenti onu destekledi.
Sulla komutasındaki Roma ordusuna ard arda iki kez yenilince (MÖ 85) banş antlaşmasına (Dardanos Antlaşması) razı oldu.
MÖ 82/81’de Romalılara karşı bir zafer kazandı (II. Mithradates Savaşı).
MÖ 74’te Bithynia’yı işgal ederek tekrar Roma ile çatışmaya girdi (III. Mithradates Savaşı).
Akrabası Tigranes II ile yaptığı ittifakla da başarı sağlayamadı. MÖ 66’da Pompeius’un Mithradates’e karşı yürütülen seferin kumandasını almasından sonra gelişmeler aleyhine seyretti. Birkaç ay içinde Romalılara yenildi. Karadeniz’in kuzeyindeki topraklarına çekildi.
MÖ 62’de Tuna Irmağı üzerinden Roma’ya saldırmaya hazırlanırken ordu içinde oğlu Pharnakes II’in önderlik ettiği bir ayaklanmayla karşı karşıya geldi.
Küçük doz uygulamalanyla yıllardır kendini zehirlenmeye karşı bağışık hale getirdiği için zehirle intihar etme girişimi sonuç vermedi.
Kendini Galyalı bir paralı askere kılıçla öldürttü. Cenazesi Pompeius’un buyruğuyla Pontos’un başkenti Sinope’deki krallık kabrine gömüldü.
Kendini hem Yunan kültürüne yakın, hem de doğulu bir kral olarak sunmuştur. Pek çok açıdan doğu ve batının sentezini sağlayabilmiş olmasına karşın Roma’nın gücünü anlayabilme ve onunla geçinebilme konusunda başarısız olmuştur.
Verdiği görüntüde ve davranışlarında Büyük İskender’e öykünme olduğu gözlenir.
Tıp konusunda araştırmalar yapan, ilgisini çeken konulardaki kitapları biriktiren birisiydi.
Yirmi iki adet yabancı dil bildiği söylenirdi.