Arkeologların bulduğu bıçakların benzer özellikler taşımasını youmlayan arkeoloji kazıları başkanı, Prof. Dr. Şevket Dönmez, "Büyük olasılıkla Oluz Höyük’te bir atölye olduğunu da düşünüyoruz. Bunların çerçilerden ya da bu işin ticaretini yapan insanlardan alınmadığını öngörüyoruz. Yani hepsi ahşap saplı, hepsi perçinli ve çok iyi bir işçiliğe sahip" dedi.
Amasya'nın Göynücek ilçesindeki Oluz Höyük kazılarında, milattan önce 500-600 yıllarında hüküm sürmüş Pers ve Medlere ait ahşap parçalarını koruyan 2 bıçak çıkarıldı.
Önceki yıllarda yapılan kazılarda Pers ve Medlere ait olduğu tespit edilen çanak ve çömlek parçaları ile seramikler ortaya çıkarılan, en son sunak ve mimari yapılara rastlanan kazı alanında, yeni bulgulara ulaşıldı.
Kazı sorumlusu İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şevket Dönmez, Oluz Höyük'ten Amasya Müzesi'ne teslim edilen eserlerin sayısının 2 bini aştığını belirterek son dönem çalışmalarında Genç Demir Çağı, Anadolu Genç Demir Çağı ve madencilik sanatı bakımından çok önemli bulgulara rastladıklarını anlattı.
Dönmez, "Bunların başında Med ve Pers dönemlerine ait kesiciler, bıçaklar belki de hançer olabilecek eserler geliyor. Bunları teknik olarak gözlemlediğimiz zaman demirden yapılmış olduklarını görüyoruz. Ahşap sapların hala günümüze kadar sağlam bir şekilde varlıklarını sürdürdüğünü gözlemleyebiliyoruz ve bunların da yine günümüzdeki perçinlerle ahşap sapın üzerine tutturulmuş olduğunu anlayabiliyoruz." dedi.
Bugün 1 otomobil alınan fiyatla o çağlarda 2 bıçak alınabiliyordu
Pers ve Medlerin hüküm sürdüğü dönemde, metalin çok değerli, hem bulunması ve işlenmesi hem de sahip olunması çok zor bir nesne olduğunu aktaran Dönmez, şöyle devam etti: "Yani bugün bir otomobil sahibiyseniz o dönemde 2-3 bıçağınızın olduğu bir değere ve anlama geliyor demektir. Bu noktada tabii Anadolu'nun İranlı unsurlarla beraber Genç Demir Çağı'nda demiri çok iyi kullandığını ve bunu da bir bıçak sanatına, bir kesici ve bir metal sanatına dönüştürmüş olduğunu anlıyoruz. Ahşap sapların özellikle burada günümüze kadar kalmış olmaları muhtemelen ahşabı oluşturan ağacın cinsiyle ilgili. Henüz daha ileri analiz çalışmalarını yapmadık ama bunlarla ilgili de çalışmaları yapacağız ve ahşap sapta kullanılan ağaç cinslerini de öğrenmiş olacağız."
- "Oluz Höyük'te daha birçok Med ve Pers eseriyle karşılaşacağımıza inanıyorum"
Bıçakların yaklaşık, 2 bin 500 ve 2 bin 600 yıl önce imal edildiğine dikkati çeken Dönmez, "Bu noktada büyük olasılıkla Oluz Höyük'te bir atölye olduğunu da düşünüyoruz. Bunların çerçilerden ya da bu işin ticaretini yapan insanlardan alınmadığını öngörüyoruz. Yani hepsi ahşap saplı, hepsi perçinli ve çok iyi bir işçiliğe sahip. Bu yöndeki çalışmalarımız devam edecek, Oluz Höyük'te daha birçok Med ve Pers eseriyle karşılaşacağımıza inanıyorum." ifadelerini kullandı.
Cihan Okur - AA