Antik ismi Prokonnesos olan Marmara Adaları Marmara Denizi’nin güneybatısında, Kapıdağ Yarımadası ile Şarköy arasında sığ bir deniz alanında yer alır. İdari yönden Balıkesir iline bağlıdır.
Antik ismi Prokonnesos olan adada ilk yerleşme, antik çağda Miletoslularca olmuştur.
Adada deniz kolonileri ile bağlanan yerleşim, 15.yy’dan itibaren de Türklerle devam etmektedir.
Ada halkının çoğunluğu oluşturan Rumlar, yüzyıllarca Türklerle yan yana yaşamışlardır.
Lozan Anlaşması Mübadele maddesi hükümlerince Rumlar, Yunanistan’a gitmek zorunda kalınca adaya özellikle Karadeniz Bölgesinden gelenler ile Girit Adası’ndan mübadele ile gelenler yerleştirilmiştir.
Antik ismi Prokonnesos olan ada, Antik Çağ'da Kyzikos ile birlikte Delos deniz birliğine bağlanmıştır.
İlk çağlardan bu yana mermer yatakları nedeniyle ülkeyi imar etmek isteyen Roma ve Bizans İmparatorluğu’nun en ünlü komutanlarının ilgisini çekmiştir.
Osmanlı döneminde de yapıların mermer ihtiyacı buradan sağlanmıştır.
Marmara Adaları Marmara Denizi’nin güneybatısında ada Kapıdağ Yarımadası ile Şarköy arasında sığ bir deniz alanında yer alır.
Marmara Denizi’ndeki adaların en büyüğü, ismi mermer ve Marmor‘dan gelen Marmara Adası yaklaşık 110 km2 ‘lik bir alana sahiptir. Adanın en yüksek yeri, Radar Tepe olarak da bilinen İlyas Tepe’nin adeta denize kafa tutarcasına yükselişi, vahşi ve sarp görünümü yaşam dolu iklimi suyu, denizi ve nihayet denizle kaynaşmış insanıyla, özel bir konum ve niteliğe sahiptir.
Marmara Adası 4 Temmuz 1987 yılına kadar Erdek ilçesine bağlı kalmış bu tarihten itibaren ilçe olmuştur.
Marmara ilçesine bağlı 4 köy ve 2 beldesi vardır. Çınarlı Köyü, Gündoğdu Köyü Asmalı Köyü, Topağaç Köyü ile Saraylar ve Avşa Beldesi.
Adanın doğal yapısını oluşturan mermer ilkçağdan günümüze kadar önemli bir ihraç ürünü olmuştur.
Çınarlı Köyü, isminden de anlaşılacağı gibi yüzyıllara meydan okuyup günümüze kadar ayakta kalmayı başaran, tarihi eser niteliğindeki çınarlarıyla ünlüdür. Balıkçılık da oldukça ilerlemiştir.
Asmalı Köyü, adanın son İstanbul çıkış noktası olması nedeniyle yat turizmine oldukça elverişlidir. Turizmin yanında zeytincilik ve balıkçılıkla oldukça gelişmiştir.
Eski ahşap Rum evlerinin hala kullanıldığı Asmalı Köyü’nün birazı Pomak, çoğu Karadenizli olan sakinleri geçimlerini çam toplayarak ve balıkçılık yaparak sağlamaktadırlar. Rumlardan kalan bu eski tahta evler tarihten birer sayfa gibi duvarlarına yapılan resimleri asırlardır korumaktadırlar.
Topağaç Köyü, adanın tarımsal faaliyetlerine en elverişli köyü olup, adanın sebze ihtiyacının önemli bir kısmını sağlamaktadır.
Saraylar, başka bir deyişle mermerler kenti... İS.2-3. yüzyıllara inen en erken buluntular, mermer ocaklarının tarihini Roma devrine kadar götürüyor. Yani 1800 yıldır mermer çıkarılıyor. Buradan çıkartılan mermerler dünyaca ünlüdür. Saraylar’ da bir açık hava müzesi bulunmaktadır.
Marmara İlçesi, sofralık zeytin üretiminde büyük gelişim sağlamıştır. Balıkçılık ise temel geçim kaynağıdır.
İlçenin ada olması nedeniyle sadece deniz ulaşımı mevcuttur.
Marmara Adası’ndan Tekirdağ İstanbul ve Erdek ‘e gemi ve motorlarla ulaşım sağlanmaktadır.
Her gün Marmara’dan Erdek’e gemi seferleri düzenlenmektedir.
Kaynak: https://balikesir.ktb.gov.tr/TR-65875/marmara-adasi.html