Ribat-ı Mahi nedir? Ribat-ı Mahi nerededir? Ribat-ı Mahi ne zaman ve kim tarafından yaptırılmıştır?
Ribat-ı Mahi Afganistan’da Seras yolu üzerindedir. Yapının kime ait olduğunu gösteren herhangi bir kitabe yoktur ama inşa tarihi ile ilgili olarak bazı tarihi olaylarda bilgiler yer almaktadır.
Rivayete Gazneli Sultan Mahmut, Firdevsi’nin hatırasının devamı için yaptırmıştır (1019-1020).
Tamamen tuğladan yapılan yapı, özenli bir işçiliğe sahiptir. Binan iç duvarlarında zengin terakota süslemeler dikkat çeker. Yapı merkezi mekan plan düzeninde dört eyvanlı olarak yapılmıştır ve bu planın öncü ribat örneklerinden birisi olan Menakeldi Kervansarayı ile benzerlik içindedir. Yapının öne doğru taşkınlık yapan taç kapısı bir kuleyi andırmaktadır. Taç kapının iki yanındaki duvar yüzeylerinde zengin tuğla işçiliği dikkati çekmektedir.
Tuğladan 71x72 metre boyutlarındadır. Kare planlı, tek üniteli bir yapıdır. Köşe kuleleri vardır. Dört eyvan şeması görülür. Revaklı avlunun etrafında dikdörtgen odacıklar vardır. Duvarlarda da yarım daire şeklinde payandalar bulunmaktadır. Eyvanlar beşik tonozla örtülüdür. Arka bölümde de kubbeli bir alan vardır. Kubbe ve arkasında eyvan şeması ilk kez burada ortaya çıkmıştır.
Giriş, taç kapılıdır Kapı, dışa taşkın ve köşeleri yuvarlatılmıştır. Girişin iki yanında birkaç mekan daha vardır. Avluya açılan mekanların hemen arkasındaki dikdörtgen mekanlar beşik tonozla örtülüdür. Burası insanların konaklaması içindir. Öndeki mekanlar içe dışa açılır şekildedir (Köşedekiler hariç). Mekanlar genelde küçük kare veya dikdörtgen halindedir. Bu şema, Selçuklulardaki ilk camileri oluşturuyor. Yapının içinde, tuğladan süslemeler vardır. Bitkisel dolgulu geometrik süslemeler ve çiçekli kufi yazılar görülür.
Ribat-ı Mahi’nin en çok dikkat çekken özelliği, eyvan kubbe birleşmesinin, Selçuklulardan çok önce (1019-20) tarihinde daha XI. asır başında Gazneliler tarafından gerçekleştirilmiş olmasıdır. Dört eyvanlı avlu şeması ve tuğla süslemeler gibi, Karahanlı mimarîsi geleneklerini devam ettiren şekiller yanında eyvanlardan biri arkasında kubbenin yer alması, bu kervansarayın önemini büsbütün arttırmaktadır. Böylece, Gazneli camileri mimarî açıdan Selçuklulara öncü olduğu gibi, kervansaray mimarîsinde de aynı etkiyi göstermiş ve aynı zamanda Selçuklu ve Karahanlı mimarîsi arasındaki bağlantıyı temin etmiştir.
Yapı ile ilgili söylence
Firdevsi'nin Şehname'yi Gazneli Sultan Mahmud'a ithaf etmesinden sonra beklediği karşılığı alamadığını, sonrasında sarayından ve şehrinden ayrıldığı anlatılır. Sultan hatasını anlayınca kendisine hediyeler ve para göndermiş, ancak Firdevsi'ye bu para ulaşmadan ölmüştür. Bu durum karşısında, Sultan Mahmud, parayı Abu Bekr Muhammed bin lshak-ı Kerrami'ye göndermiş ve Tus sınırında bulunan Tus-Serahs yolundaki Çahe ribatının tamirine harcanmasını emrettiği belirtilmiştir. Buradan anlaşıldığı kadarıyla Gazneli öncesinde burada bir kervansaray bulunuyordu.