Şanlıurfa Oyun ve Oyuncak Müzesi, arabadan bisiklete, bebeklerden kuklalara içindeki yaklaşık 2 bin eserle yetişkin ziyaretçilerine nostalji yaşatıyor.
Merkez Karaköprü Belediyesince Şenevler Mahallesi'nde yaklaşık 5 yıl önce kurulan Şanlıurfa Oyun ve Oyuncak Müzesinde, farklı tarihlere ait başta Türkiye olmak üzere dünyanın çeşitli ülkelerine ait oyuncaklar bulunuyor.
Bisikletten çivili oyun tahtasına, kukladan bebeklere yaklaşık 2 bin oyuncağın yer aldığı müzede en çok ilgiyi 1950'li yıllarda kullanılan pedallı oyuncak araba görüyor.
Şanlıurfa Oyun ve Oyuncak Müze Sorumlusu Enes Uma, müzede birçok ülkeden birbirinden farklı oyun ve oyuncakların bulunduğunu söyledi.
Müzede 1930'lu yıllardan günümüze kadar çeşitli oyuncakların yer aldığını ifade eden Uma, müzeye gelen yetişkinlerin duygusal anlarına şahit olduklarını anlatarak, şöyle devam etti:
"Müzemiz çocuklar eskiden büyüklerinin nelerle oynadıklarını gösterirken gelen yetişkinlerde çocukluk anıların yaşıyor. Müzemize çocuk müzesi deniliyor fakat aynı zamanda yetişkin müzesi çünkü müze yetişkinleri çocukluklarına götürüyor. Oyuncaların gördüklerinde ağlayanlar ve duygulananlar oluyor. Müzemizde sergilenen oyuncakların hepsinin bir anısı olan bir geçmişi olan oyuncaklar. Geçen yıllarda İstanbul'da yaşayan bir teyzemiz, 80 yıl önceki bebeğini müzemize bağışladı. Bunun yanında müzeyi ziyaret eden bir teyze küçükken oynadığı bebeği görünce anılarını anlattı. Çok duygulandı, bize 4 kız kardeş olduklarını sadece tek bebekleri olduğu için bebeğin uzun yıllar kullanmak için alçıyla doldurduklarını anlattı. Bu anı bizi de çok duygulandırdı."
- Müze çevre illerden de ziyaretçi çekiyor
Müzenin her köşesinde bir anı ve emek gizliği olduğunu aktaran Enes Uma, şöyle devam etti:
"Müzemize sadece çocuklara oyuncaklar göstermek için kurulan bir yer değil aynı zamanda çocuklarda milli şuurun, Çanakkale ruhunun oluşması için Çanakkale Zaferi bölümü de bulunuyor. Çocuklarımız buraya gelip eskiden büyüklerinin hangi oyuncaklarla oynadığını öğrenirken milli duyguları da gelişiyor. Müzemiz, Diyarbakır, Mardin, Adıyaman gibi illerden gelen ziyaretçileri de ağırlıyor. Çocukları bu gibi mekanları ziyaret ettiğinde bir nebze de olsa sanal alemden uzaklaşıyor. Bilgisayar, tablet bağımlıklarından kurtulabilir. Burada çocukların eskiden kendi oyuncaklarını nasıl yaptığını da gösteriyor. Örneğin bir telden yapılmış kamyon, tahtadan bilyelerin yardımıyla yapılmış kaykay veya çivilerle yapılmış tahta oyuncaklar bulunuyor. Eskinden çocukları küçük şeylerle nasıl mutlu olunduğunu gösteren çok güzel bir yer."
- "Burada insan çok farklı duygular yaşıyor"
Müzeye ziyaret eden öğretmen Esra Erdem de müzenin çocuklar kadar yetişkinlere de hitap ettiğini söyledi.
Küçükken oynadığı oyuncağı gören yetişkinlerin çok duygulandığını belirten Erdem, şunları kaydetti:
"Burada insan çok farklı duygular yaşıyor. Yaşadığı anılar gözünde bir kez daha canlanıyor. Çocuklara bu oyuncakları ve oyunları tanıtma gerekiyor. Eskiden nelerle oynandığını bilmeleri gerekiyor. Oyuncaklar çocukların gelişimi için çok olumlu katkıları var. Çocuklarımıza sanal dünyadan çok gerçek dünya ile buluşturmamız gerekiyor. Sanal alemde yaşayan çocuklarımız mevcut. Çocuklar büyük problemler yaşıyor, onları sanal alemden koparamıyoruz. Müzeler bize ve çocuklara büyük katkılar sağlıyor."
Ziyaretçilerden Mustafa Can da zaman zaman müzeye gelerek çocukluk anılarını tazelediğini ifade etti.
AA Yasin Dikme