Şanlıurfa'da, 16'ncı ve 20'nci yüzyıllarda hacı uğurlama törenlerinde kullanılan 13 sancak, bir yıl süren bakımının ardından koronavirüs sonrası vatandaşların ziyaretine açılacak.
İnanç turizminin önemli merkezlerinden Şanlıurfa'da, Hazreti İbrahim Peygamberin doğduğuna inanılan makamda yer alan 16'ncı ve 20'nci yüzyıllara ait hacı uğurlama törenlerinde kullanılan 13 sancak, bir yıl süren titiz bakımının ardından ziyarete açılmayı bekliyor.
Şanlıurfa Valiliği Çevre Koruma Vakfı Müdürü ve Balıklıgöl Alan Koordinatörü Siracettin İlhan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Şanlıurfa'nın Mekke, Medine ve Kudüs'ten sonra İslam'ın önde gelen kentlerinden biri olarak kabul edildiğini söyledi. Eskiden kara yoluyla kutsal topraklara giden Türk vatandaşlarının önce Şanlıurfa'yı ziyaret ettiğini hatırlatan İlhan, hacı adaylarının Kabe'nin inşasını yapan Hazreti İbrahim'in doğduğu makamı da ziyaret ederek adeta manevi bir hazırlık yaptığını ifade etti.
İlhan, her yıl hacı adayları için güzergahtaki son vatan toprağı olan kentteki tarihi Balıklıgöl Yerleşkesi'nde törenlerin gerçekleştirildiğini aktararak şöyle devam etti:
"Bu sancaklar 16'ncı ve 20'nci yüzyıllarda hacı uğurlama törenlerinde kullanılmış. Hazreti İbrahim'in doğduğu rivayet edilen makamın bulunduğu mağarada muhafaza edilen sancaklar, 2 yıl önce restorasyon çalışmaları esnasında fark edildi. Şanlıurfa Valiliği, Vakıflar Bölge Müdürlüğü ve Büyükşehir Belediyesi işbirliğiyle hazırlanan proje kapsamında günümüze ulaşan 13 sancak, İstanbul'da özel ustalar tarafından bir yıl boyunca titiz bir bakım ve onarımdan geçirildi. Sancakların, salgın sonrası tarihi Balıklıgöl Yerleşkesi'nde ziyarete açılmasını planlıyoruz."
- "Sancaklara yoğun ilgi var"
Yıpranan ve parçalanan sancakların aslına uygun şekilde dizayn edildiğine dikkati çeken İlhan, "2017'de yapılan ihaleyle 200 bin lira bakım ve onarım maliyeti oldu. Sancaklarımızın envanterleri çıkartılıp kayıt altına alındı. Bunların katalog haline getirilip tanzim ve teşhiri için valilik ile bilim heyeti oluşturuldu. Salgın sürecinin sona ermesinden sonra bu eserlerin teşhir ve tanzimini yapacağız. Alay sancağı konusunda Türkiye'nin en zengin koleksiyonlarından birisine sahip olacağız. Şu anda meraklısının bu sancaklara yoğun bir ilgisi var, zamanla daha ciddi anlamda bir merak uyandıracağını düşünüyoruz." dedi.
- "İpek ve atlas kumaştan üretilmiş"
Şanlıurfa Vakıflar Bölge Müdürlüğü arkeoloğu Selman Kardeşlik de sancak kullanımının Osmanlı döneminde bir gelenek olduğunu söyledi. Bölgedeki çok sayıdaki sancaktan sadece 13'ünün bugüne kalabildiğini anlatan Kardeşlik, şunları kaydetti: "Sancaklar çok değerli ipek ve atlas kumaştan üretilmiş üzeri çoğunlukla altın veyahut gümüş tekniğiyle işlenmiş. Sancakların çoğunda fetih ile ilgili ayetler yer alıyor. Bu da Mekke'nin fethine bir işaret oluyor. Sultan Abdülmecid döneminde şekillenen Türkiye bayrağının prototipinin bu sancaklara da yansıdığını görebiliyoruz. Çünkü sancaklarda ay-yıldız motifleri yer alıyor günümüzün ay-yıldızlı bayrağını andırıyor. İki sancak üzerinde de 'Padişahım çok yaşa' ibaresi işlenmiş buda padişahların da zaman zaman bu törenlere katıldığına alamet gibi değerlendiriliyor."
Muhabir Rauf Maltaş