Antik Sibirya avcılarının Buz Devri'nde hayatta kalma mücadelesi verirken ısıya dayanıklı kaplar ürettikleri anlaşıldı. Amur nehri havzasında bulunan çömlekler 16.000 ile 12.000 yılları arasına tarihlendirildi.
Quaternary Science Reviews (Kuvaterner Bilim İncelemeleri) Dergisinde 1 Şubat tarihinde Shinya Shoda, Alexandre Lucquin, Oksana Yanshina, Yaroslav Kuzmin, Igor Shevkomud, Vitaly Medvedev, Evgeniya Derevianko, Zoya Lapshina, Oliver E.Craig ve Peter Jordan imzaları ile yayınlanan Rusya'nın Uzak Doğu'sundaki Geç Buzul avcı-toplayıcı çömlekleri: Kökenler ve kullanımdaki çeşitlilik göstergeleri (Late Glacial hunter-gatherer pottery in the Russian Far East: Indications of diversity in origins and use) başlıklı makaleye göre Rusya’nın Sibirya bölgesinde Amur Nehri havzasında birkaç ayrı noktada bulunan çömlekler ve üzerindeki yağ ve yiyecek kalıntıları analiz edildi.
York Üniversitesi'nden yapılan açıklamaya göre; 16.000 ila 12.000 yıl öncesine tarihlenen keramikler ısıya dayanıklı. Araştırma aynı zamanda dünyanın en eski çömlekleri için tek bir köken noktası olmadığını gösteriyor.
Analizin yapıldığı BioArch Laboratuvarı Başkanı Profesör Oliver Craig, “Bu çalışma arkeoloji bilimindeki yeni yöntemlerin heyecan verici potansiyelini gösteriyor. 16.000 yıl önce çömleklerde pişirilen yemek kalıntılarını ayıklayabilir ve yorumlayabiliriz.” diyor.
“Av ve fındık gibi orman kaynaklarının daha uygun olduğu nispeten sıcak dönemlerde değil, bu çok soğuk dönemlerde çömleklerin ortaya çıkması çok ilginç.”
Bu çömleklerin neden son Buzul Çağı’nın son aşamalarında icat edildiği ve bunların içinde hazırlanan yiyecek türleri uzun zamandır bir gizem.
Araştırmacılar ayrıca Amur Nehri üzerindeki Osipovka kültüründen elde edilen çanak çömlekleri de incelediler. Analizler, orada yapılan çanak çömleklerin, büyük olasılıkla göçmen somon balığı işlemek için kullanıldığını ve yerel avcılara büyük iklim dalgalanmaları dönemlerinde alternatif bir besin kaynağı sunduğunu kanıtladı. Japonya’nın komşu adalarında aynı araştırma grubu tarafından özdeş bir senaryo belirlendi.
Yeni çalışma, dünyanın en eski kil pişirme kaplarının Kuzeydoğu Asya’nın farklı bölgelerinde çok farklı şekillerde yapıldığını ve birbirleriyle teması olmayan ayrı grupların hayatta kalabilmek için benzer türde teknolojik çözümlere doğru ilerlemeye başladığı “paralel” bir yenilik sürecini gösteriyor.
Araştırmanın baş yazarı Dr. Shinya Shoda, “Bu sonuçlardan çok memnunuz çünkü dünyanın en eski çömlekçiliğinin Geç Buzul Dönemi’nde Kuzeydoğu Asya’nın farklı bölgelerinde neden icat edildiğine dair anlayışımızda büyük bir boşluğu kapatıyor.” diyor.
“Japonya’da erken dönem çanak çömleklerin kullanılma biçimiyle ilgili bazı çarpıcı paralellikler var, ancak beklemediğimiz bazı önemli farklılıklar da var. Bu durum, gelecekteki araştırmalarla takip edeceğimiz birçok yeni soru ortaya koyuyor.”
Araştırmanın kıdemli yazarı Profesör Peter Jordan, “Bulgular çok ilginç, çünkü dünyanın en eski çömlekleri için tek bir başlangıç noktası bulunmadığını öne sürüyor. Aynı zamanda farklı yerlerde çok farklı çömlek geleneklerinin ortaya çıktığını anlamaya başlıyoruz. Ve kaplar çok farklı kaynakları işlemek için kullanılıyordu.” diyor.
“Bu, büyük bir iklim belirsizliği döneminde, ayrı toplulukların ortak tehditlerle karşı karşıya kaldığı ve benzer teknolojik çözümlere ulaştığı bir paralel bir yenilik süreci gibi görünüyor.”
Son Buz Devri 26.000 ila 20.000 yıl önce en derin noktasına ulaştı ve insanları Sibirya’nın büyük bölümleri de dahil olmak üzere kuzey bölgelerini terk etmeye zorladı. Yaklaşık 19.000 yıl önce, sıcaklıklar yavaşça tekrar artmaya başladı ve küçük avcı grupları bu geniş boş ortamlara geri dönmeye teşvik etti.
Kaynak: York Üniversitesi Çeviri: Arkeofili
Fotoğraflar: Yanshina Oksana