Sivas'ın tarihi simgelerinden, Timur'un hayran kaldığı eser olarak da bilinen Gök Medrese'nin 22 yıldır süren ve zaman zaman skandala dönüşen restorasyonu nihayet tamamlandı. Sivas Belediyesi'nin 'Kale Projesi' kapsamında alan açmasıyla beraber tüm görkemiyle ortaya çıkan tarihi eser müze olarak hizmet verecek.
İsmini üzerinde bulunan mavi çinilerden alan, 748 yıllık Gök Medrese'de, restorasyon çalışmaları sona erdi. İlk olarak 1997'de İstanbul Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi öğretim üyelerinden oluşan 8 kişilik heyetin fotogramik çekimler, rölöve ve tespit çalışmaları ile restorasyonun ilk adımını attığı ardından 2006'da tekrar restorasyonuna başlanılan tarihi Gök Medrese'de çalışmalar tamamlandı. Çevre düzenleme ve peyzaj çalışmaları da sona eren Gök Medrese'nin kısa zamanda açılması bekleniyor.
Açılışına Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da katılması beklenen tarihi Gök Medrese, yeni yüzüyle Sivaslıların beğenisini topluyor. Restorasyonu tamamlanan Gök Medrese, drone ile havadan da görüntülendi.
Sivas Valisi Salih Ayhan: Burayı hayatlandıracağız
Sivas Valisi Salih Ayhan, Gök Medrese'nin tarih açısından çok önemli bir eser olduğunu, yüzyıllardır dimdik ayakta durduğunu söyledi. Medresede başlatılan restorasyonun 2019 yılında neticelendirildiğine dikkat çeken Ayhan, "Özellikle çinilerinin biliyorsunuz o renginden dolayı Gök Medrese ismini almıştır. Çinilerinden dolayı da ciddi manada bir eleştiri alınmıştır; ama çinileri de şu an nakış nakış, ilmek ilmek dokunuyor. O da son noktaya geldi. İnşallah Gök Medrese'nin son halini Cumhurbaşkanı'mızın görmesini çok arzu ediyoruz. Sivaslılar böyle bir tarihi eserin kimliğinin ortaya çıkmasından dolayı çok mutlular. Sivas Belediyesi'nin 'Kale Projesi' kapsamında alan açmasıyla beraber eser görkemiyle iyice ortaya çıkmış vaziyette. Bundan sonra geçmişteki o ruhla beraber inşallah burayı hayatlandıracağız" dedi.
"Geçmişteki misyona uygun olması gerek"
Gök Medrese'nin hangi amaçla kullanılacağı konusunda da bilgi veren Ayhan, şunları söyledi:
"Gök Medrese'de geçmişe dönük 'Keşraf Müzesi' yani İslami Bilginler Müzesi çalışması olmuş. Kalkınma Bakanlığı ile görüşmeler yapılmış, Vakıflar Genel Müdürlüğü ile görüşmeler yapılmış, bir noktaya gelinmiş ancak ikinci bir alternatif daha gündemde; Vakıf Müzesi olması. Yani aslına uygun bir şekilde teşhir edilmesi. Bir şeyin fikrinin ortaya çıkması güzeldir, imar edilmesi çok güzeldir bir de imal edilmesi yani sürdürülebilir olması açısından çok önemli. Buranın sürdürülebilir olması lazım yani binaya ruh vermek lazım. Bu ruhun da geçmişteki misyona uygun olması gerekiyor. Şimdi her iki düşüncede anlamlı, bunun kararını Vakıflar Genel Müdürlüğümüz verecek. Asıl olanda, şu andaki temel düşüncede, devlet büyüklerimizin bize talimatı da bütün tarihi eserlerin geçmişte ne misyon üstlenmişse o misyona uygun şekilde teşhir edilmesi. Vakıf Müzesi düşüncesi ortaya çıktığı zaman Sivas kamuoyuyla paylaşılacak elbette; ama diğer düşünce de sunuldu. Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından değerlendiriliyor. En kısa zamanda da belki yaza kadar ne amaçla hangi maksatla kullanılacağı ortaya çıkacaktır."
Hayranlık uyandıran motifler
Şehri 1399 yılında istila eden Timur'un hayran kaldığı eser olarak da bilinen, astronomi bilimi alanında derslerin verildiği Gök Medrese, Evliya Çelebi'nin 'Seyahatnamesi'ne de konu oldu. Portal süslemeleri ile anıtsal özellik kazanan, dönemin ve bugünün en önemli eserleri arasında yer alan eserde kapı kemerinin her iki yanında 12 hayvan başı kabartması yer alıyor. Bunun dışında pek çok motifin görüldüğü kapıda; iri yıldız motifleri, hayat ağacı, küçük kuşlar, kartallar, çeşitli bitkisel motifler bulunuyor. Ön cephedeki kabartma bezeli kulelerin gövdeleri yivli olup, 1'er şerefeli 2 minaresi bulunuyor. Yapıya görkemli hava katan minarelerde kabartmalar, geometrik ve bitkisel motifler bulunuyor. Eser, bu bezemelerin arasında yer alan ve bugüne kadar korunamayan mavi tonlardaki mozaik çinilerden oluşuyor.
AA