Solon kimdir?
Solon: MÖ 630-560. Atina'lı devlet adamı ve şair.
Soylu bir aileye mensuptu.
Zeytinyağı ticareti ile uğraştı, pek çok ülkeyi gezdi.
Atina’da alt ve üst tabaka sınılar arasında meydana gelen gerilimi yatıştırmak amacıyla MÖ 594'te soylu kesimler onu “anayasayı yeniden biçimlendirmek ve yeni uyasalar getirmekle görevlendirdiler ve önüne hiçbir kısıtlama çıkarmadılar.” Bu geniş yetkileri ile tiran olabilirdi ancak görev bilinci ile hareket etti, toplumun çıkarını gözetti.
Aristokrat ailelerin yönetim üzerindeki etkisini azaltmayı amaçladı.
Siyasi hayata katılabilmek için soyca asil olmak zorunlu olmaktan çıkarıldı, yurttaşları gelirlerine göre dört sınıfa ayırdı, üstlenebilecekleri resmi görevleri belirledi.
Yöneticilerin seçilmesine ilişkin düzenlemeler yaptı, yeni bir mahkeme sistemi kurdu. Yürürlükte olan Drakon yasalarından daha insancıl yasalar çıkarmıştır. Örneğin kişilerin özgürlüğünü rehin alarak borç vermeyi yasaklayarak borca bağlı köleliği ortadan kaldırdı.
Atina dışında yaşayan yetenekli sanatçı ve ustaların Atina'ya yerleşmelerini özendirdi.
On yıl süreyle geçerli olması kararlaştırılan yasalar herkesin görebilmesi için döner ahşap tabletlere yazıldı. Uyguladığı reformlar Atina'nın kalkınmasını hızlandırmıştır.
Ünü geniş bir alana yayıldı, Yedi Bilge’den biri olarak
saygı gördü. Buna karşın görevini tamamlamasından sonra her kesimden yakınmalar geldi. Herkesi hoşnut etmeye çalışan Solon hiç kimseyi hoşnut edememişti. Solon yakınmalar nedeniyle yaptığı yasaları değiştirmek zorunda kalmamak için on yıldan önce dönmemek üzere çeşitli ülkeleri kapsayan bir yolculuğa çıktı.
Heredotos Solon'un zenginliğiyle ünlü Lidya kralı Kroisos’la görüştüğünü ve ona zenginlik ile gücün mutluluk getirmediğini, hayatta kaldığı sürece hiç kimsenin mutlu sayılmayacağını söylediğini aktarır.
Zaman dizinindeki uyumsuzluk nedeniyle bu görüşmenin gerçekleşmiş olması olası değildir. Plutarkhos bu uyumsuzluktan haberdardır ancak anlatılan hikayeler çok ünlü oldukları ve Solon’un karakterine çok uygun düştükleri için onları görmezden gelmez, kendi bildiklerini ekler.
Kroisos, Kyros(büyük)’a esir düştüğünde ona Solon’dan dinlediği bilgece sözleri aktarır ve bu sayede Kyros’tan özgürlüğü kazanır.
Plutarkhos bu olayı şöyle yorumlar: “Ve böylece Solon tek bir sözü ile krallardan birini kurtarma ve ötekini de bilgilendirme ününü kazandı.”
Diogenes Laertios’a göre Solon Kroisos’la görüştükten sonra Kilikia’ya gitti ve orada kendi adını verdiği Soloi isimli kenti kurdu ve buraya birkaç Atinalı yerleştirdi.
Atina’ya döndüğünde saygıyla karşılandı ancak yaşlılığı nedeniyle sosyal hayatta etkin olamadı.
İcraatlerini açıklamak ve meşrulaştırmak için yazdığı şiirler vardır. Bunlardan birinde şöyle der: “Bana verilen yetki bir başkasına verilseydi, hem halkın dizginlerini tutamazdı, hem de sütü çalkalayıp kaymağını almaktan geri kalmazdı. Bense dövüşen iki düşman dizisinin arasında bir sınır taşı gibi dikilip durdum.”