İstanbul İl Kültür ve Turizm Müdürü Coşkun Yılmaz, burada yaptığı konuşmada, İnalcık'ın Türk tarihçiliğinin dünyaya açılan kapısı olduğunu söyledi.
"Tarihçilerin kutbu" unvanlı Prof. Dr. Halil İnalcık, vefatının ikinci yılında Fatih Camisi Haziresi'nde bulunan kabri başında dualarla anıldı.
İnalcık'ın Osmanlı tarihinin sadece Türkiye'de değil dünyada da doğru anlaşılması adına önemli eserler verdiğini ifade eden Yılmaz, "Halil İnalcık Hoca, hem ortaya koyduğu eserler hem de yetiştirdiği öğrencilerle öncü, çığır açıcı bir insandır. Onun açtığı çizgide ve yolda bu hizmetler devam edecektir. Kendisi 'Kutb'ül Müverrihin' yani 'Tarihçilerin Kutbu' unvanıyla anılır. Osmanlı tarihinin stratejik önemini, mahiyetini, bilinmeyen gerçeklerini ve hepsinden önemlisi dünya tarihine etkilerini Halil İnalcık'ın eserlerinden öğrendik.O şunu ifade etmiş ve ispatlamış bir tarihçidir; 'Osmanlı tarihi yazılmadan Avrupa tarihi yazılamaz ve anlaşılamaz.' Her geçen gün hocanın bu görüşü desteklenmektedir." şeklinde konuştu.
Günhan İnalcık: En büyük arzusu eserlerinin okunmasıydı
Günhan İnalcık ise Halil İnalcık'ın kızı olmanın kendisi için büyük bir onur olduğunu belirterek, kaybından sonra kendisine daha büyük sorumluluklar yüklediğini dile getirdi.
Vefatının ardından eserlerinin okunması ve isminin bu şekilde yaşamasının babasının en çok arzu ettiği şey olduğunu vurgulayan İnalcık, "Hayatı boyunca hep en iyisini yapmaya çalıştı. Son derece mütevazı bir insandı ama emeklerinin karşılığını da görmeyi arzu ederdi. Hayatta iken de böyleydi, vefatından sonra da böyle oldu. Bu, kızı olarak beni çok mutlu etti. En büyük arzusu eserlerinin okunmasıydı. Hatta bazen birisi yanlış bir şey söylediği zaman kızardı, 'Benim kitaplarımı okumuyorlar ki' derdi." ifadelerini kullandı.
Daha sonra İnalcık'ın kabri başında Kur'an-ı Kerim okundu, dua edildi.
Fatih Belediyesi'nce anma programına katılanlara helva dağıtıldı.
Anma programına, İnalcık'ın yakınları ve öğrencilerinin yanı sıra, Fatih Belediye Başkanı Hasan Suver de katıldı.
Mücahit Türetken - AA