Ukrayna'da 4.500 yıllık kadın iskeletinde gizemli uygulama

Ukrayna'da 4.500 yıllık kadın iskeletinde gizemli uygulama

Moldova'da birkaç yıl önce yapılan arkeoloji kazılarında bulunan 4 bin 500 yıl önce yıllık kadın iskelerinin kemiklerde gizemli izler tespit edildi. Kadının kolundaki izleri kadının mezarı açılarak yapıldığı sanılıyor.

Arkeologların Ukrayna’da yaptığı araştırmalarda gömülmeden önce yapılmış siyah işaretlerin çevrelediği 4.500 yıllık insan kemikleri bulundu. Bu, daha önce görülmemiş bir keşif…

Ukrayna ve Moldova arasında kalan Dinyester bölgesinde birkaç yıl önce yapılan kazılarda bulunan 4 bin 500 yıl önce gömülen 25-30 yaşlarında bir genç kadına ait kemiklerde gizemli izler tespit edildi. Ekip tarafından yapılan araştırma, Baltic-Pontic Studies isimli akademik derginin Ağustos ayında makale olarak yayınlanacak.

Polonya’nın Poznan şehrindeki Adam Mickiewicz Üniversitesi Arkeoloji Enstitüsü’nden Arkeolog Danuta Zurkiewicz yaptığı açıklamada, “Mezarın fotoğrafını çekerken, her iki dirsek kemiği üzerinde görünen paralel çizgiler dikkatimizi çekti. İlk başta, keşfe dikkatle yaklaştık ve izlerin hayvanlar tarafından yapılmış olabileceğini düşündük” dedi.

Kadının mezarı açılarak işaret yapılmış!

Kemikleri ve izleri kimyasal olarak analiz eden arkeologlar, kemiklerdeki izlerin başka bir insan tarafından ahşap katranı gibi bir madde kullanılarak yapıldığını açıkladı. Arkeologlar, analizler sonucunda kadının kemiklerinde bulunan işaretlerin sadece ölümünden sonra değil, cesedi çürüdükten sonra, muhtemelen mezarı tekrar açılarak tekrar yapıldığını ve kemiklerin anatomik düzene göre tekrar dizildiğini ifade etti.

Zurkiewicz, kemiklerin üzerindeki işaretlerin kadının ölümünden ve cesedinin çürümesinden sonra yapılmasını ilginç bulduklarını söyledi.

Dövme kanıtı sayılmışlardı

Avrupa’da benzer döneme ait bulunan insan kemiklerinin hiçbirinde böyle bir işlem yok. Tüm Avrupa genelinde benzer keşifler yapılmış olmakla birlikte bunlar dövmelerin kalıntıları olarak yorumlanmıştı. Bu yüzden bu bulunan kalıntıların benzersiz olduğu düşünülüyor.

Kadının göçbe çobanlardan olduğu sanılıyor

Kadının kim olduğunu kesin olarak söylemek zor. Ancak araştırmacılara göre önemli birisi olduğu kesin.

Kadının birlikte yaşadığı insanların göçebe çobanlar olduğu zannediliyor. Bu yaşam tarzını belirleyen topluluklar at arabaları ile uzun mesafeler kat ediyor ve bu yaşam tarzının bir sonucu olarak bugün kadar ulaşacak kalıcı bir bina inşa etmiyordu.

Göçebe kültürden geriye buna benzer çok sayıda höyük kalmış olması, cenazeye ilişkin adetlerin kültürlerinde yaygın olduğunu gösteriyor. Ancak bugüne dek keşfedilen benzer mezarın çok azında kadına rastlandı. Araştırmacılar bu durumu, kemikleri bulunan kadının toplumda önemli yere sahip biri olduğu şeklinde yorumladı.

İHA
 


Benzer Haberler & Reklamlar