1. Derece Arkeolojik Sit alanı konumundaki Karantina Adası'da bulunan tahaffuzhane binası müzeye dönüştürülmek isteniyor.
Lozan Antlaşması ile Girit'ten mübadeleyle Anadolu'ya zorunlu göç edenlerin torunları, atalarının anavatanda karaya ilk ayak bastıkları yer olan Urla ilçesindeki Karantina Adası'nda buluştu.
Osmanlı döneminde 1823 yılında kurulan ve 1950 yılına kadar deniz yoluyla Anadolu'ya gelişlerde, o dönem yaygın olan bulaşıcı hastalıkların yayılmasının önüne geçmek için gemi mürettebat ve yolcularının sağlık kontrolünden geçirildiği ve gerekli sterilizasyon, tedavi işlemlerinin yapıldığı yer olan Karantina Adası'ndaki tahaffuzhane, İzmir Giritliler Derneği'nce 6. kez düzenlenen etkinlikle Giritli mübadillerin torunlarının buluşmasına sahne oldu.
İzmir Giritliler Derneği Başkanı Adnan Kavur, etkinlikte yaptığı konuşmada, "Her sene bu tarihlerde, bizler bu adada, atalarımızın neler yaşadıklarını bir nebze olsun hissedebilmek için bir araya geliyoruz." dedi.
Urla Belediye Başkanı Sibel Uyar, dünyada ayakta kalmayı başarmış tescilli tek tahaffuzhanenin ilçelerinde bulunan Karantina Adası'nda olduğunu söyledi.
Tahaffuzhanenin Urla tarihi için çok önemli bir yere sahip olduğunu belirten Uyar, "Dilerim ki tarihi ve kültürel mirasımız olan Urla Tahaffuzhanesi, bir müze olarak en kısa zamanda tüm insanlara kapısını açar." şeklinde konuştu.
- "Tahaffuzhane Müze olacak"
Tahaffuzhane Müdürü Turgut Yılmaz, Karantina Adası'nın 1. Derece Arkeolojik Sit alanı olduğunu, ada üzerinde bulunan Tahaffuzhane dahil 16 taşınmazın, korunması gereken kültür varlığı olarak tescillendiğini aktardı.
Hedeflerinin tahaffuzhane binasını müze yapmak olduğunu vurgulayan Yılmaz, şunları kaydetti:
"Bu taşınmazlar hakkında Türkiye Sahil ve Hudutlar Genel Müdürlüğünce bu yıl içinde restorasyon süreci başlatıldı. Ocak ayında proje ihalelerine çıkılacak. Ayrıca Ada'da bulunan eski Urla Devlet Hastanesinin tekrardan kamuya kazandırılması ile ilgili bir mesafe kat edildi. Sizi ve ziyaretçilerin çoğunu ilgilendiren Tahaffuzhane Binası'nın müze olması ile ilgili eski hastane binasının durumu da görüşüldü. Sağlık Bakanlığı ve Kültür Bakanlığı müsteşarları bunun önünde bir engel olmadığını, artık müze yapılabileceğini söylediler. Restorasyon süreci ile beraber Tahaffuzhane Binası'nın müze olma süreci de başlayacak. Artık bunu açıklayabilirim.
Yılmaz, tahaffuzhane binasının henüz müze olmamasına rağmen bu yıl 5 bin ziyaretçinin geldiğini sözlerine ekledi.
Bu arada, mübadele döneminde Türkiye'ye 7 yaşında dönen şimdi ise 100 yaşında olan Giritli Nusret İzmit için doğum günü pastası kesilerek, kendisine teşekkür belgesi verildi.
Tören, 94 yıl öncesinde yaşananları anmak üzere denize karanfil ve çelenk bırakılmasıyla sona erdi.