Zonguldak'ın 500 yıllık su değirmeni

Zonguldak'ın Ereğli ilçesinde atalarından kalma yaklaşık 5 asırlık tarihi su değirmenini çalıştırmayı sürdüren İbrahim Şen, geleneksel yöntemlerle un öğüterek köylülerin ihtiyacını karşılıyor.

Ereğli şehir merkezine 34 kilometre uzaklıkta bulunan Yenidoğancılar köyü Çölemen Mahallesi'ndeki tarihi su değirmeni adeta tarihe tanıklık ediyor.

Atalarından kalan yaklaşık 5 asırlık tarihi değirmenin çarklarını debisi hiç düşmeyen Çölemen Deresi sayesinde döndürmeyi sürdüren 62 yaşındaki İbrahim Şen, buğday, arpa, mısır gibi tahıl ürünlerini öğüterek doğal un elde ediyor.

İlerleyen teknolojiye rağmen geleneksel yöntemlerden vazgeçmeyen Şen, "Yeni Doğancılar Sütlüce" ismiyle anılan su değirmeninde civar köy ve ilçelerdeki vatandaşlara hizmet veriyor.

- "Hemen hemen bütün köylerden geliyorlar"

Köyde oturan 3 çocuk babası İbrahim Şen, bugüne kadar değirmeni işleten büyüklerinin hepsinin vefat ettiğini, şu anda da değirmeni kendisinin çalıştırdığını anlattı.

Büyüklerinin değirmenin en az 500 yıllık olduğunu kendisine anlattığını aktaran Şen, "Değirmen, dedemlerin döneminde 8 kişi tarafından tamir ve bakımı yapılarak tekrar faaliyete geçirilmiş. Değirmenin ismi 'Yeni Doğancılar Sütlüce Su Değirmeni' olarak anılıyor. Burada mısır, buğday, arpa, yulaf ne olursa öğütebiliyoruz, yani değirmende tahıl ürünlerinin hepsini yapabiliyoruz." dedi.

Şen, değirmenin suyunun yaklaşık bir kilometre uzaklıktan akan Çölemen Deresi'nden geldiğini anlatarak, "Çevre köylerde başka değirmen kalmadığı için Alaplı'dan Devrek'e kadar hemen hemen bütün köylerden buraya buğday, mısır, arpa ne varsa tavuk ve hayvan yemi, buğday gibi hepsini yaptırmaya geliyorlar." diye konuştu.

- "Nasıl şekilde un istenirse çıkarıyorum"

Gelecek kuşakların da bunu kullanmasını çok istediğini dile getiren Şen, değirmenin çalışma yöntemine ilişkin şu bilgileri verdi:

"Vatandaş tahılını getirdiğinde, değirmenin üst tarafında bulunan 'tekne' diye tabir ettiğimiz kovaya mısırı boşaltıyorum. Aşağıda bir daha aynı tekneden var. Mısır oradan da taşın üstüne dökülüyor. Onun da bir ayarı var, biz ona 'tene ayarı' diyoruz. Altından ve üstünden bu ayarı yaptıktan sonra nasıl şekilde un istersen o şekilde çıkarıyorum."

Şen, değirmen oluğunun taştan yapılmış kaba sıvası olmadığından su kaçırdığını, önlem alınmazsa değirmenin yıkılma tehlikesiyle karşı karşıya kalabileceğini sözlerine ekledi.


AA Ersen Berk Çelik


Benzer Haberler & Reklamlar